ويكيبيديا

    "سبب عدم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sebebi
        
    • nedeni
        
    • sebepten
        
    • sebebim
        
    • niye
        
    • sebebin
        
    • yüzünden
        
    • neden hiç
        
    • yüzden mi
        
    • sebebinin
        
    • onu neden
        
    Ben gelene kadar bir arkadaşının olmamasının bir sebebi varmış. Open Subtitles هذا هو سبب عدم حصولك على صديق حتّى أتيتُ أنا
    Belki atik olmamasının sebebi onu bütün gece uyutmamış olmanızdır. Open Subtitles ربما سبب عدم نشاطها هو أنك أبقيتها مستيقظة طوال الليل.
    İşin ironik tarafı babamla sorunlarımı çözmem için bu kadar baskı yaptıktan sonra babamla tanışmayacak olmamın sebebi sensin. Open Subtitles أتعرف ما الأمر المضحك ؟ بعد كل إصرارك على حل مشاكلي مع والدي أنت هي سبب عدم مقابلتي له
    Bildiğiniz üzere, dışarda populer bir mecaz var. Şimdiye kadar bu dönüştürücü etkiyi hastalıkların tedavisinde kullanmamızın nedeni, yeterince etkili ilaçların bulunmaması ve bu kısmen doğru. TED و هناك عبارات مجازية معروفة أن سبب عدم حصولنا على تأثير تحولي على معالجة الامراض هو عدم تواجد أدوية قوية بشكل كاف، و هذا صحيح تقريباً.
    Marly'nin çocuğunun babasının kim olduğunu söylemememle aynı sebepten. Open Subtitles لنفس سبب عدم إخباري إيّاك عن هوية والد الجنين.
    New York' a taşınmak istememe sebebim sensin. Open Subtitles سأقول لكى سبب عدم موافقتى على الرحيل إلى نيويورك
    Ve bence modellerle uğraşmak istememesinin bir sebebi kendisinin Pauling'in gibi bir kimyacı olmamasıydı. TED وأظن بأن جزءاً من سبب عدم رغبتها في بناء مجسمات كان عدم كونها عالمة كيمياء بينما كان باولينغ عالم كيمياء.
    Orada ışık görememizin sebebi, oradan bize doğru gelecek ışığın olay ufku tarafından yutulması. TED إن سبب عدم رؤيتنا للضوء القادم من هناك، هو أن الضوء الذي يمكن أن يأتي إلينا من ذلك المكان قد ابتلعه أفق الحدث
    Dövüşmemenizin asıl sebebi kaybedenin ailesinin bu durumdan incinebilecek olmasıymış. Open Subtitles أن سبب عدم قتالكما يكمن بأنه سيتسبب بإيذاء سمعة عائلة الخاسر منكما
    Bölümümün hiç yanlış yapmamış olmasının sebebi benim koyduğum prosedürlerdir. Open Subtitles سبب عدم تعطل قسمى أبداً هو الاجراءات التى أنفّذها
    New York'a taşınmak istememin sebebi sensin. Open Subtitles سأقول لكى سبب عدم موافقتى على الرحيل إلى نيويورك
    Onun peşinden gitmememin sebebi, senin beni sürekli zorlamandı. Open Subtitles تعرف شيئاً؟ سبب عدم سعيي وراءها لأنك كنت تحفزني دوماً
    Karanlıkta görememenizin nedeni ışığın olmamasıdır. TED سبب عدم قدرتك على الرؤية في الظلام هو عدم وجود الضوء.
    Buradaki herkesten çok daha zengin olmasına rağmen. Ve çok büyük bir evi var. Kıskanmamamızın nedeni, onun çok tuhaf olmasıdır. TED بالرغم من انها اغنى منكم جميعا. ومن انها تمتلك منزلا كبيرا جدا. سبب عدم حسدنا لها هو كونها غريبة الاطوار.
    Muhtemelen pistin uzunluğu ile ilgili endişenlenmememin nedeni bu. TED وربما هذا هو سبب عدم تورطي أثناء تحديد طول مدرجي.
    Malibu'ya esir kampı kurmamalarıyla aynı sebepten. Open Subtitles لنفس سبب عدم بناءهم لمعتقلات على شواطئ ماليبو
    Yemeğe gitmeme sebebim aile elitlerinin beni orda gördüklerinde çıkaracakları gürültü. Open Subtitles سبب عدم رغبتي في الذهاب إلى تلك المأدبة هو أن الأعضاء الأخرين من النخبة الحاكمة سيحدثون جلبة كبيرة عند رؤيتهم لي
    Barda kimse yok. niye gelmediniz? Open Subtitles ،حانتي لا يوجد بها أحد ما سبب عدم مجيئكم إلى هُناك ؟
    Gelmeme sebebin benim kararıma katılmıyor olmadı. Open Subtitles سبب عدم حضورك لانك لم تكن موافق على قراري
    Ve bu yüzden iş yerinde iş yapılmıyor, Y&T'ler yüzünden. TED و هذا هو سبب عدم إنجاز الأشياء في العمل انها بسبب الميم و الميم.
    Ablan neden hiç evde olmuyor? Open Subtitles ما سبب عدم تواجد أختك بالبيت؟ ماذا تعمل؟
    O yüzden mi bugün Coral Prince'e gelmedin? Open Subtitles هل هذا هو سبب عدم مجيئك لمنزل الاميرة المرجانية اليوم؟
    Silah sesini duymama sebebinin silahın susturulmuş olması gerçeği dışında. Open Subtitles عدا أن سبب عدم سماعك أي شيء هو أن الطلقة النارية كانت مكتومة
    Ama onu neden görmediğimizi anlamaya başladım. Onu görmediğimiz için olmasın? Open Subtitles بدأت أن أفهم سبب عدم رؤيتها لأننا لم نراها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد