Nihayetinde gemi batar ve kaptan her şeyini kaybeder. can yeleği hariç... | TED | فتغرق السفينة، ويفقد القبطان كل شيء، باستثناء سترة نجاة. |
İnan bana, can yeleği istesek üstümüze çapa atar. | Open Subtitles | ثق بي , ماغي , واذا كنا نسأل عن سترة نجاة , وقال انه رمي المرساة |
Pekala, ben pek iyi bir yüzücü değilimdir o yüzden can yeleği giyiyorum. | Open Subtitles | حسناً، لست سبّاحاً بارعاً لذا أرتدي سترة نجاة. |
Bak tişörtümün altına en son teknoloji can yeleği giyiyorum. | Open Subtitles | أنظر ، أنا ألبس سترة نجاة من الطراز الرفيع تحت قميصي |
can simidi var mı? | Open Subtitles | هل لديكِ سترة نجاة ؟ |
Aynı teknolojiyi birlikte çalıştığım bir deliye can yeleği yapmak için kullandım. | Open Subtitles | إستخدمت نفس المعدات التي إستخدمتها لصناعة سترة نجاة لمعتوه أعمل معه. |
Bir daha asla can yeleği takmam. | Open Subtitles | أنا لَنْ أَضِعَ على سترة نجاة ثانيةً. |
Tekneye biniyorsun, can yeleği takıyorsun ve denizin ortasında fırtınaya yakalanmışsın simülasyonu yapıyorlar. | Open Subtitles | ضِعْ على a سترة نجاة وهم يُقلّدونَ ما هو مثل لكي يُمْسَكَ في البحر في a إعصار. |
- Emin misin? - Bir can yeleği lazım... büyük boy. | Open Subtitles | هل انت متأكد أحتاج إلى سترة نجاة |
- Sana can yeleği getirdim, John. | Open Subtitles | جلبت لك سترة نجاة يا جون |
can yeleği de giymiyordum. | Open Subtitles | ولم أكن أرتدي سترة نجاة |
..M.J.'e küçük bir can yeleği aldım. | Open Subtitles | جي) سترة نجاة صغيرة له |
Lezzetli altın bir can simidi. | Open Subtitles | سترة نجاة ذهبية لذيذة. |
- Bir can simidi al! | Open Subtitles | - اجلب سترة نجاة. |