Hayır, bu sefer olmaz. Bu dava tüm kariyerimi telafi edecek. | Open Subtitles | لا، ليس هذه المرة، هذا الضربة التي ستعوض عن مهنتي بأكملها. |
Peki birkaç kuruş para kazanmak bu kitabı yayınlamaktan doğacak acıyı telafi edebilecek mi? | Open Subtitles | لكن هل تعتقد بأن بضعة السنتات ... التي ستحصل عليها من هذا ستعوض كل الألم الذي ستسببه عندما تصرفها ؟ |
Yarın gece telafi edeceksin. | Open Subtitles | . ستعوض الأمر علي في ليلة الغد |
Onun olmadığı ve telafi edebileceğin iki büyük sahnede oynayacaksın. | Open Subtitles | لديك مشهدان مهمان دونه، ستعوض |
Ama yine de! Bunu nasıl telafi edeceksin? | Open Subtitles | كيف ستعوض عن ذلك ؟ |
Gerçekten küçük bir "üzgünüm" yıllar boyunca söylediğin "Aptal, aptal, aptal, aptal Flanders" lafını telafi edebilecek mi? | Open Subtitles | أتظن حقا أن كلمة "آسف" بثلاث أحرف ستعوض عن سنوات من "(فلاندرز) الغبي، الغبي، الغبي، الغبي"؟ |
telafi edersin. | Open Subtitles | ستعوض عليّ هذا |