Eğer söylemezsen, yakında evlenecek sen de kendinden nefret edeceksin. | Open Subtitles | اذا لم تخبريه الان سيتزوج وانتى ستكرهين نفسك |
Sonradan bu yüzden kendinden nefret edeceksin ve haklı olacaksın. | Open Subtitles | لاحقاً , ستكرهين نفسكِ على هذا و ستكونين محقة |
Sonradan bu yüzden kendinden nefret edeceksin ve haklı olacaksın. | Open Subtitles | لاحقاً , ستكرهين نفسكِ على هذا و ستكونين محقة |
4for1 konserini kaçırmaktan daha çok nefret edersin. | Open Subtitles | أكره الكذب ستكرهين أن نفوت هذا الحفل أكثر |
Birkaç gün uykun kaçar birkaç gün kabus görürsün, birkaç gün miden bulanır birkaç gün kendinden nefret edersin... | Open Subtitles | ، لن تكوني قادرة على النوم ...عدّة ليالي ، ستحظين بالكوابيس ...تشعرين بالمرض ...ستكرهين نفسكِ |
Eminim bundan nefret ederdin. | Open Subtitles | و أنتِ ستكرهين ذلك |
Bak, ya sen nefret edeceksin ya da ben. | Open Subtitles | اسمعي أنت ستكرهين مطبخك أو أنا سأكره مطبخي |
Hayır, Robin. Şu an onu ararsan, kendinden nefret edeceksin. | Open Subtitles | لا روبين إذا اتصلتي به الآن ستكرهين نفس |
Bu yüzden kendinden nefret edeceksin. | Open Subtitles | ستكرهين نفسكِ لهذا |
"Gögüslerin büyümeyecek. Vücudundan nefret edeceksin." | Open Subtitles | ,نهداكِ لن يكبرا" "ستكرهين جسدك |
Bu yüzden kendinden nefret edeceksin. | Open Subtitles | ستكرهين نفسكِ لهذا |
çünki cevaplardan nefret edeceksin | Open Subtitles | أنكِ ستكرهين الأجوبه |
Gerçekten şahane. Peki tamam. Bundan nefret edeceksin ama, | Open Subtitles | حسناً ، ستكرهين هذا |
O halde bundan nefret edeceksin! | Open Subtitles | rlm; إذاً ستكرهين هذا حقاً! |
Eğer ona katılırsan, kısımdan nefret edersin. | Open Subtitles | لو إتفقتي معه ستكرهين الحلقة |
Olsa olsa kendinden daha çok nefret edersin. | Open Subtitles | و ستكرهين نفسك أكثر |
Olsa olsa kendinden daha çok nefret edersin. | Open Subtitles | و ستكرهين نفسك أكثر |
Yemeklerimden nefret ederdin. | Open Subtitles | ستكرهين طبخي. |