Kanıtlamayacaksın çünkü ona kapısını çalmadan evinin önüne bırakacağın özür mektubu yazmakla meşgul olacaksın. | Open Subtitles | لكنّك لن تفعل، لأنّك ستكون مشغولاً بكتابة خطاب اعتذار له وتتركه عند عتبة بابه دون أن تطرقه عليه |
- Daha meşgul olacaksın yani. - Evet. | Open Subtitles | ـ اذاً, ستكون مشغولاً للغاية ـ أجل |
- Daha meşgul olacaksın yani. - Evet. | Open Subtitles | ـ اذاً, ستكون مشغولاً للغاية ـ أجل |
Bunu, ifadeleri planladıktan sonra yapacağım... ve sizinkini en sona bırakacağım çünkü sağladığımız sorgulama hizmetinden dolayı çok meşgul olacaksınız. | Open Subtitles | و ساتركك إلى النهاية لانك ستكون مشغولاً بالاجابة على كل تلك الأسئلة |
Aynı gün içinde hem Cole Patterson'ı uzaklaştırıp hem de sanat dersi için yeni bir öğretmen ararken oldukça meşgul olacaksınız. | Open Subtitles | ستكون مشغولاً جداً في إيقاف كول باترسون والبحث عن معلم بديل لصف الفنون خاصتك كالايام الخوالي |
- Şimdide onunla meşgul olacaksın. | Open Subtitles | حسناً، والآن ستكون مشغولاً بها |
Ama sen meşgul olacaksın. | Open Subtitles | لكنك ستكون مشغولاً |