Daha ayrıntılı rapor için Will Tippin'i çağırmak istiyoruz. | Open Subtitles | نحن نودّ أن نجلب ستيبين في للمتابعة على ه تستجوب. |
Yarından itibaren sana sadece Will Tippin'in bilebileceği şeyler sorulacak. | Open Subtitles | غدا أنت ستكون سأل أسئلة ذلك فقط ستيبين يمكن أن يجيب. |
Sen yokken Will Tippin'in sınırsız sorgulama için Harris Kampı'na götürülmesi emredilmişti. | Open Subtitles | بينما أنت كنت بعيدا، ستيبين طلب لتخييم هاريس للإستجواب الغير مقيّد. |
Bert'e ve Stebbin'lerin küçük oğluna da bunu yapmıştı. | Open Subtitles | لقد كان يفعل ذلك دائماً لقد لعن " بيرت " و ابن ستيبين " الصغير " |
Stebbin'lerin küçük oğlu 13 yaşındaydı. | Open Subtitles | كان إبن " ستيبين " الصغير فى الثالثة عشرة من عمره |
Tutukladığımız adam Will Tippin olmayabilir. | Open Subtitles | الذي الرجل عندنا في الرعاية لا ستيبين. |
Will Tippin sorun olmaz. | Open Subtitles | ستيبين لا يجب أن يكون مشكلة. |
Will Tippin'i kullandığım anlaşılmış olabilir. | Open Subtitles | ستيبين قد يساوم. |
Ben Will Tippin. | Open Subtitles | مرحبا. ستيبين. |
Sen Will Tippin değilsin. | Open Subtitles | أنت لم ستيبين. |
Yani Stebbin'lerin oğluna olanlar yüzünden Bert Cates'in kiliseyi terk ettiği doğru o halde! | Open Subtitles | حسناً يا عزيزتى إذن إنها الحقيقة أن من أجل ما حدث "لإبن " ستيبين تخلى " بيرت كيتس " عن الكنيسة |
Stebbin'lerin oğlu mu? | Open Subtitles | ابن " ستيبين " ؟ |
Stebbin'lerin oğlu masum bir çocuktu. | Open Subtitles | "لقد كان ابن " ستيبين طفل برئ |