Bir hapishane damgası herkesin görmesini isteyeceğin türden bir şey değildir. | Open Subtitles | وسم سجنٌ ليس باشيء الذي تظهره و تتجول به في الأرجاء |
Çalışanlarına penthouse katının bundan böyle maksimum güvenlikli bir hapishane olduğunu ve öyle korunacağını söyle. | Open Subtitles | أخبر طاقمكَ بأن هذه الشقة سجنٌ مشدّد الحراسة وستخضع للحراسة على هذا النحو |
- hapishane dolusu yaratık, onları öylece bırakamayız ya da salamayız. | Open Subtitles | سجنٌ مليئٌ بالوحوش، لا نستطيع تركه موجوداً -لا نستطيع إطلاق سراحهم |
Cennetin bir hapishanesi mi var? | Open Subtitles | لدى السماء سجنٌ لعين؟ |
Başka bir hapishaneye gitmeliyim. | Open Subtitles | أريد الذهاب إلى سجنٌ اَخر. |
Sence dünyada beni kontrol edebilecek bir hapishane var mı? | Open Subtitles | تعتقد أنّ هناكَ سجنٌ في العالم يُمكنهُ السيطرةُ عليّ؟ |
Burası hapishane. Biz de hücreye atıldık. | Open Subtitles | هذا سجنٌ ونحن في زنزانة إنفراديّة |
Anılarla çevrili bir hapishane. | Open Subtitles | إنّه سجنٌ من الذكريات المحبوسة. |
En az güvenlikli hapishane bile. | Open Subtitles | سجنٌ ذو حراسة مُخفّفة. |
Bu eski bir hapishane dövmesi. | Open Subtitles | إنه وشم سجنٌ قديم . |
Evet, bir hapishane. | Open Subtitles | سجنٌ هو بالفعل |
Burası siktiğimin hapishanesi! | Open Subtitles | إن هذا المنزل سجنٌ لعين! |
Bogotá'daki geçici bir hapishaneye nakliniz için size eşlik etmek için geldim. | Open Subtitles | (لدي أوامر بنقلك إلى سجنٌ مؤقت في (بوغوتا |