fermuarı aç, işe, kapa. Müthiş bir hızla kendinizi buradan dışarı atıyorsunuz. | Open Subtitles | افتح سحّاب البنطال واقضِ حاجتك وأقفله وفي وقت قصير تكون منتهياً |
fermuarı açıktı, ben de penisinden örnek aldım. Üzerinde vajinal kalıntı vardı. | Open Subtitles | سحّاب سرواله مفتوح , لذا قمت بأخذ عيّنة للإختبار من على عضوّه الذكري ، ووجدت آثار لمُشاركة مهبلية. |
Montunun fermuarı bozuktu, ben de ona önemli olmadığını çünkü alt tarafı sokağın karşısına gideceğimizi söylemiştim. | Open Subtitles | سحّاب معطفها كان مكسورًا وأخبرتها أن ذلك لا يهم لأننا سنعبر الطريق فحسب |
Öyleyse neden onu elbisenin fermuarını çekerken gördüm? | Open Subtitles | هذا هراء. إذًا لمَ رأيته وهو يغلق سحّاب فستانك. |
Takıldığı zaman ceketimin fermuarını düzeltmesini özlüyor muyum? | Open Subtitles | هل أشتاق لقدرته على فك عقدة سحّاب سترتي عندما يعلق؟ |
Dans etmek ya da fermuar sürtmek falan istemiyor musun? | Open Subtitles | ألا تود الرقص أولا أو فَرك سحّاب ؟ |
fermuarı kasık bölgesine kadar olan tulumlardan. | Open Subtitles | ورداء القطعة الواحدة ذاك بهِ سحّاب وصولاً إلى العورة، |
O kıyafeti tanıyorum. Doğru hatırlıyorsam, hileli bir fermuarı vardı. | Open Subtitles | إذا كنت أتذكر جيداً, فلديه سحّاب خفّيٌ |
Ceketimin fermuarı hiçbir zaman kapanmadı. | Open Subtitles | سحّاب سُترتي لم يتم اغلاقه جيدًا. |
En son ne zaman bir adamın fermuarını açtın? | Open Subtitles | متى فتحتَ سحّاب رجلٍ لآخر مرة؟ |
Kadın cüzdanının fermuarını kapatmayı unutmuş. | Open Subtitles | - Oh! هذه السيده نسيت إغلاق سحّاب حقيبتها - |
Bridget cidden bir fermuar diktirseymiş. | Open Subtitles | واو، بريديجت حقاً تأتي مع سحّاب |
fermuar fabrikası mı? | Open Subtitles | مصنع سحّاب ؟ |