Bir antilop sürüsü, bir balık sürüsü, ya da bir kuş sürüsü... | TED | قطيع من الثيران، فوج من الأسماك، سرب من الطيور. |
Bu hava sahasına bütün gün, bir turna sürüsü dışında hiçbir şey girmedi. | Open Subtitles | عدا سرب من الكرانز لم يخترق أى شىء تلك الأجواء طيلة اليوم |
- Yola çıkalı 1 5 dakika olmuştu ki bir Kanada kazı sürüsü motorlardan birine girdi. | Open Subtitles | بعد خمسة عشر دقيقه . طار سرب من الإوز الكندي و طار إلى أحد محركات الطائره |
Bazıları bir grup atlı, bazıları piyade birliği, bazıları da gemiler der. | Open Subtitles | يقول البعض سرب من الفرسان .. و آخرون يقولون أفراد المشاة .. |
Koruyucular, Parallax'a saldırı için en güçlü Fenerlerden bir filo kurmamı istedi. | Open Subtitles | لقد كلفني الحراس بقيادة سرب من خيرة جنود الفوانيس لدينا "لمهاجمة "بارلاكس |
Bir kuş veya balık sürüsünün hareketlerini izle. | Open Subtitles | مشاهدة سرب من الطيور أم مجموعة من الأسماك تتحرك كواحد |
Muhafızlar, beni Parallax'a düzenlenecek bir saldırıda en güçlü fenerlerden oluşan bir filoya komuta etmekle görevlendirdi. | Open Subtitles | لقد كلفني الحراس بقيادة سرب من أقوى فرسان الفوانيس لدحر (بارالاكس). |
Bir sürü kuşun sembol şeklinde uçmasını sağladı. | Open Subtitles | لقد بعثر سرب من الطيور في شكل النمط |
İşte, gey bir aslan. Gey bir bufalo. İşte, gey bir kaz sürüsü. | Open Subtitles | لدينا جاموس ماء شاذ هنا سرب من الأوز الشاذ |
Tamam,beş dakika kadar önce, bir deniz kuşu sürüsü başımın üstünden uçtu. | Open Subtitles | حسنا، منذ خمس دقائق سرب من طيور البحر طارت فوق رأسي |
Kaz sürüsü dört motoru da temizlemiş. | Open Subtitles | سرب من الاوز استولت على المحركات الاربعة. |
Kuzey Amerika Mississippi boyunca bir grup kar kazı sürüsü eğitimin sonraki aşamasında. | Open Subtitles | على طول نهر المسيسيبي في أمريكا الشمالية, سرب من اوز الثلوج في مرحلة متقدمة من التدريب. |
bir grup gümüş balığı sürüsü deniz dağını pelerin gibi sarmış durumda. | Open Subtitles | سرب من اسماك البساريا المقيمة تغطّي الجبل البحري. |
Sonra Kanada kazı sürüsü götünden bir güzel sikse. | Open Subtitles | ومن ثمّ أن يُغتصب من المؤخرة بواسطة سرب من الإوز الكندي |
Belki de bir kuş sürüsü bir fırtınaya sebep oldu ve vuku bulan hiçbir şey geri döndürülemez. | Open Subtitles | ربما سرب من الطيور يمكنه التسبب في عاصفة مطرية وكل شيء انتهى ربما لم ينته بعد |
Onlardan bir grup vardı. | Open Subtitles | كانوا مثل سرب من الطيور ذات الريش المنتوف |
Richard uluslararası astronom takımını yönetiyor ve bir filo teleskobu her görülebilir kütleçekimsel mercek kavisleri için geceleri gökyüzünün bir kızmına yönlendiriyor. | Open Subtitles | (ريتشاد) قاد فريق من الفلكيين الدوليين وأدار سرب من التليسكوبات ليراقب جانب واحد من سماء الليل |
Diyebileceğim, burası çekirge sürüsünün indiği yer. | Open Subtitles | أفضل شيء استطيع قوله،هذا المكان الذي سقط فيه سرب من الجراد |
Muhafızlar, beni Parallax'a düzenlenecek bir saldırıda en güçlü fenerlerden oluşan bir filoya komuta etmekle görevlendirdi. | Open Subtitles | لقد كلفني الحراس بقيادة سرب من أقوى فرسان الفوانيس لدحر (بارالاكس). |
Bir sürü kuşun sembol şeklinde uçmasını sağladı. | Open Subtitles | لقد بعثر سرب من الطيور في شكل النمط |