hızlarını tamamen almışlar, sana söyleyeyim. | Open Subtitles | إنهم واقعون تحت تأثير سرعتهم اللعينة، أقول لك |
Eğer şu anki hızlarını ve yönlerini değiştirmezlerse, iki hafta içinde gezegenimizde olacaklar. | Open Subtitles | إذا ما حافظوا على سرعتهم واتجاههم فسيصلون لكوكبنا في غضون أسبوعين |
Hızları onları okyanusların en dehşetli yırtıcılarından biri yapar. | Open Subtitles | سرعتهم تجعلهم أكثر مفترسي المحيط رعباً. |
Michael, şuanki hızlarıyla, EMP, %100'e yakın bir olasılık ile aracın takla atmasına sebep olacaktır. | Open Subtitles | مايكل ، في سرعتهم الحالية ثمة احتمال بنسبة 100 بالمائة تقريبا أن النبضة الكهرومغناطيسية |
Uyanmış Varlığın peşinden gittilerse, ne kadar hızlı olurlarsa olsunlar en az bir günlerini alır. | Open Subtitles | إذا كانوا يلاحقون كائنا مستيقظا هذا الأمر سيستغرقهم على الأقل يوما واحدا مهما كانت سرعتهم |
Şimdi bunu alıp götürebilir -- ve size Sürat oranını, değişim oranını ve bunların ne kadar hızlı gittiğini göstermek isterim. | TED | والآن دعونا نترك هذا-- و أريد أن أعرض عليكم معدل السرعة و معدل التغير, مدى سرعتهم في التغيير. |
Kule saatte 100 metre hızla yaklaştıklarını söylüyor. | Open Subtitles | مركز التحكم يقدر سرعتهم بـ 100 متر في الساعة |
- Filonun varmasına ne kadar var? - Hızlandılar. | Open Subtitles | " لقد زادوا من سرعتهم " |
hızlarını 80 km altına düşürmeliyim. | Open Subtitles | يجب أن أخفض سرعتهم إلى أقل من ثمانين ميلا بالساعة |
- Ki bu da bize kesin hızlarını verir, tahmini değil. - 15.38 knot 20 değil. | Open Subtitles | ـ والذي يمنحنا سرعتهم الدقيقة وليس تخميناً. |
hızlarını artırdılar. Yakalamak için çok ağırız. | Open Subtitles | -لقد زادوا من سرعتهم ياسيدى ,نحن ثقيلون جدا للحاق بهم |
Şu anki hızlarıyla, birkaç dakikada buraya gelecekler. | Open Subtitles | على سرعتهم الحالية سيصلون خلال دقائق |
Bu motor onların nasıl bu kadar hızlı olduklarını söyleyecek | Open Subtitles | تلك الدراجة ستخبرنا عن سبب سرعتهم |
Filmlerde ne kadar hızlı konuştuklarını gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيتُ الأفلام أعرف سرعتهم بالتحدث |
Sürat artırıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يضاعفون سرعتهم |
Kule saatte 100 metre hızla yaklaştıklarını söylüyor. | Open Subtitles | مركز التحكم يقدر سرعتهم بـ 100 متر في الساعة |
Hızlandılar. | Open Subtitles | هم وأبوس]؛ [ف التقطت سرعتهم. |