ويكيبيديا

    "سعادتك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Ekselansları
        
    • Majesteleri
        
    • mutlu
        
    • Yargıç
        
    • Sayın Hakim
        
    • Lordum
        
    • mutluluğunu
        
    • efendim
        
    • Ekselans
        
    • Sayın Hâkim
        
    • Prens hazretleri
        
    • mutluluğunun
        
    • Valim
        
    • mutluluğunuzun
        
    Esasen Ekselansları genç efendimiz yarım seneyi aşkın bir süredir seyahat ediyor. Open Subtitles سأجيبك، سعادتك. رئيسنا الشاب كان غائب في السفر لأكثر من نصف سنة.
    Bu yıl, Ekselansları, kendimi aştım. Open Subtitles هنا ,هنا ,هنا هذه السنه, سعادتك لقد تفوقت حتى على نفسى
    Majesteleri ziyaret ettiği şehirlerden hangisinden en çok hoşlandı? Open Subtitles أى من المدن التى قمتِ بزيارتها سعادتك أستمتعى فيها أكثر ؟
    Ve tevazuyu bir kenara bırakayım, şu an mutlu bir kampçıya bakıyorsun. Open Subtitles وبدون أخطاء يا سعادتك فأنت تنظر إلى مخيّمة مبتهجة
    Üzgünüm Sayın Yargıç. Beş para etmez bir yaşam sürdüm. Open Subtitles أنا آسف يا سعادتك ، لقد عشت حياة بلا معنى
    Denedik Sayın Hakim ancak, karşı tarafın avukatı duruşmaya gelmeye bile tenezzül etmiyor. Open Subtitles اوه لقد حاولنا سعادتك ولكن كمحامي دفاع لم يهتم حتى بحظور هذه الجلسة
    Umarım Ekselansları annenize böyle sorunlar çıkarmamışsınızdır. Open Subtitles آمل من سعادتك بأن لا تتسبّب بالمتاعِب لأمّه
    Ekselansları, bunlar iyi yetişmiş askerler. Open Subtitles سعادتك انهم مدربون من قبل الحكومة لذا هم لا يقاتلو بدون سبب
    Ekselansları, müsabakalar bitti. Umarım tatmin olmuşunuzdur. Open Subtitles سعادتك ، لقد إنتهتم المنافسة أتمني أن تكون مرضياً
    Bu altın ödül gerçekten bize ne kadara mâl oldu? Ekselansları belki bunu düşünmeliydi. Open Subtitles كم يكلف هذا الكأس بالنسبة لنا ؟ ربما سعادتك يمكن أن تراعي ذلك
    Ekselansları, ben doktorum ve biraz da kung-fu bilirim. Open Subtitles سعادتك انا طبيب واعرف القليل من الكوغو فو
    Neden benim gibi bir hiçle muhatap oluyorsunuz Majesteleri? Open Subtitles اذن، لماذا تقوم سعادتك بعقد اتفاق مع نكرة؟
    Sarayı havaya uçurmaya çalışırken yakaladık Majesteleri Open Subtitles أمسكنا بهم وهم يحاولون تفجير القصر سعادتك
    Kalır, mutlu olmak için savaşırsın! Open Subtitles يمكنك أن تبقى وتقاتل من أجل سعادتك هناك أشخاص يمكنهم ذلك
    Şu andan itibaren, seni mutlu edeceğini düşündüğün herhangi bir şey yapmak istersen, yap gitsin. Open Subtitles ,وإذا أردت شئ تودين فعله من الآن وصاعدًا فيجدر بك فِعله إذا كان مُراده سعادتك
    Bir varis vermek iki kişiyi gerektirir, sayın Yargıç. TED الاعاء: الأمر يتطلب اثنين لإنجاب وريث، سعادتك.
    Bay wheeler, Bayan Conine, hatta sizi, sayın Yargıç. Open Subtitles أو السيد ، ويلر أو الآنسة ، كونين حتى أنت سعادتك
    - Ona mendil gerekiyor,Sayın Hakim Oturun Miss Teeger. Open Subtitles يحتاج مسحة ، سعادتك اجلسي آنسة تيجر اجلسي
    Sanırım söylenmesi gereken her şeyi söyledik, değil mi, Lordum? Open Subtitles أظننا تناقشنا بمافيه الكفاية أليس كذلك يا سعادتك ؟
    Kendini işte daha iyi hissedeceğini sandığın için mutluluğunu bir kenara atıyorsun. Open Subtitles وترمين سعادتك بعيداً عنك لأنك تعتقدين أن ذلك سيجعلك أفضل في عملك.
    Bunu kanıtlamak için, efendim tecavüz kurbanı Bay Raj Malhotra'nın tanık kürsüsüne çağrılması için icazet istiyorum. Open Subtitles أطلب الاذن لاستدعاء المجنى عليه فى محاولة الاغتصاب السيد راج مالوترا للشهادة يمكنك ذلك ـ أشكر سعادتك
    Ekselans, o kelimeyi tekrar kullanmayı gerekli bulmayacağınıza inanıyorum. Open Subtitles سعادتك أؤكد لك بأنك ستجد أنه ليس ضرورياً أستخدام هذة الكلمة ثانية
    Benim müvekkilimin filmi daha önceki tarihte yapılmış, Sayın Hâkim. Open Subtitles فيلم موكلي يسبق تاريخاً كل هذه يا سعادتك
    Prens hazretleri, beklemeye razıysanız ben de bekleyebilirim. Open Subtitles إذا ماكنت ترغبُ في الإنتظار، سعادتك أستطيعُ الإنتظار.
    Evet. Ona senin mutluluğunun önüne geçtiğini söyledim. Open Subtitles أجل, لقد أخبرته , أنه يقف في طريق سعادتك
    İsme gelince, eğer uçağa benim tek oğlum Lee Hae Suk'un adını verirseniz bundan daha çok onur duyarım, Valim. Open Subtitles وضع أسم أبني الوحيد و يصبح أسم الطائرة لي هاي سيوك سعادتك
    dış dünyanın mutluluk seviyelerimizin belirleyiciği olduğu, gerçekte ise, dış dünyanızla ilgili herşeyi bilirsem, uzun vadeli mutluluğunuzun sadece yüzde 10'unu tahmin edebilirim. Uzun vadeli mutluluğun yüzde 90'ı ise TED أن عالمنا الخارجي هو مؤشر لمستويات السعادة بينما في الواقع, إذا كنت أعرف كل شيء عن عالمك الخارجي يمكنني التنبؤ فقط ب 10 في المئة من سعاداتك على المدى الطويل 90 في المئة من سعادتك على المدى الطويل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد