| duyduğum gürültüyü yapan şey gibi | Open Subtitles | حسنا، مثل أي شيء أحدث تلك الضوضاء التي سمعتُها |
| Bu, bugüne kadar bir tutsaktan duyduğum en ilginç savunma değilse nedir bilmiyorum. | Open Subtitles | إن لم تكن هذه أفضل حجّة ضد الأسر سمعتُها في حياتي فلا أعرف ما تكون |
| duyduğum hikâyelerin hakikati doğrulamasından çok bulandırmasından korkuyorum. | Open Subtitles | أخشى أن القصص التي سمعتُها قد شوهوا الحقيقة أكثر من توضيحها |
| Bu şimdiye dek duyduğum en üzücü şey. | Open Subtitles | تلك أكثر الروايات التي سمعتُها حزناً |
| Hayatım boyunca duyduğum en iyi fikir bu. | Open Subtitles | تلكُ أفضلُ فكرةٍ سمعتُها في حياتي. |
| - duyduğum hikâye, şu beni büyülemiş olan. | Open Subtitles | - القصة التي سمعتُها التي تسحرُني |
| Onları ilk kez duyduğum zamanı unutmayacağım. | Open Subtitles | لن أنسى أول مرّة سمعتُها |
| Hayatımda duyduğum en kötü fıkra bu. | Open Subtitles | -هذه أسوأ طرفةٍ سمعتُها على الإطلاق . |