Parmak izi alından olayda, izleri Bay Sosa'nınkilerle karşılaştırmanızı öneririm, şu Bay.... | Open Subtitles | حسنا في هذه الحالة أي بصمات أخذت أقترح بشدة أن تقارن ببصمات السيد سوسا |
Bakın Bay Sosa, biz koşullarımızı zorluyoruz. | Open Subtitles | ، "أنظر يا سيد "سوسا إننا نرهق أنفسنا هكذا |
İlk 5 milyon doları ödeyemezsem... Sosa ne yapar? | Open Subtitles | "و ما الذى سيفعله "سوسا عندما لا أعطيه أول خمسة ملايين ؟ |
Belki de Sosa'yla sen benim bilmediğim bir şey biliyorsunuz. | Open Subtitles | "ربما أنت و "سوسا تعرفون شيئا ً لا أعرفه |
Evet, Susa yeni dünyanın başkenti. | Open Subtitles | حسنا, سوسا عاصمة العالم الجديد |
Bu açıdan, oku-yaz. Sousa'nın korkusu, bu kapasiteyi bu "cehennemlik makineler" yüzünden kaybedeceğimizdi. | TED | خاف " سوسا " بأننا سوف نفقد هذا المفهوم " إقرأ-إكتب" بسبب تلك التي سماها " الآلات المتكلمة" |
Bu adam, Alejandro Sosa, çok ilginç biri. | Open Subtitles | ،" ذلك الرجل , "أليخاندرو سوسا شخصية مثيرة جدا ً |
Sosa'yla görüşmenizde ne oldu? | Open Subtitles | هل ستقول لى ما حدث مع سوسا" , أم ماذا ؟" |
Olmaz. Sosa şimdi yapmamızı istiyorsa yaparız. Hadi gidelim. | Open Subtitles | لا محالة , "سوسا" قال يجب أن ننفذ العملية الآن , هيا لنذهب |
Sosa yarım saatte bir arıyor. Çok sinirlenmiş galiba. | Open Subtitles | و "سوسا" يتصل كل نصف ساعة , يبدو أنه غاضب |
Bu adam, Alejandro Sosa, çok ilginç biri. | Open Subtitles | ،" ذلك الرجل , "أليخاندرو سوسا شخصية مثيرة جدا ً |
Sosa'yla görüşmenizde ne oldu? | Open Subtitles | هل ستقول لى ما حدث مع سوسا" , أم ماذا ؟" |
Sosa şimdi yapmamızı istiyorsa yaparız. Hadi gidelim. | Open Subtitles | لا محالة , "سوسا" قال يجب أن ننفذ العملية الآن , هيا لنذهب |
Sosa yarım saatte bir arıyor. Çok sinirlenmiş galiba. | Open Subtitles | و "سوسا" يتصل كل نصف ساعة , يبدو أنه غاضب |
Tam olarak yabancı değildi ama... Sammy Sosa. | Open Subtitles | حسنا، ليس غريبا تماما سامي سوسا |
Bu benim yeğenim ve beysbolcu harika Sammy Sosa. | Open Subtitles | هذه إبنة أخي وصديقتي العزيزة "سامي سوسا" |
Bu Sammy, büyük anne Sammy Sosa'nın ismiyle aynı. | Open Subtitles | هذه إبنة أخي وصديقتي العزيزة "سامي سوسا" |
Ama sonra Mark McGuire ve Sammy Sosa inanılmaz tur vuruşları yapmaya, sezon rekoru kırmak için yarışmaya başladılar. | Open Subtitles | (ولكن بعدها قام (مارك ماغواير (و (سامي سوسا بتحطيم الأرقام في الدورات الكاملة سعياً نحو تحطيم الرقم القياسي الوحيد |
Sammy Sosa'nın* zamanında bu en yavaş haftaydı. | Open Subtitles | في زمن "سامي سوسا", عذا يعتبر أسبوع بطيء. |
Söyle bana, Susa'lı Esther, kimsin sen? | Open Subtitles | أخبرينى استير من سوسا من أنت حقاً؟ |
Amir Sousa ve ben o işi halledeceğiz. | Open Subtitles | سوف تفعل رئيس سوسا وأنا متأكدين من ذلك |
Sayısal teknoloji, meclise hakkında tutkuyla hitap ettiği o ses tellerinin dirilmesi için fırsattır. | TED | التكنولوجيا الرقمية هي الفرصة لإحياء الأوتار الصوتية التي تحدث " سوسا " عنها بشغف للكونجرس |