Onu öldürecek ve bir sonraki uygun bedene atlayacak kimi bulursa artık. | Open Subtitles | سوف يقتلها ويذهب إلي أختياره التالي ! أياً كان من سوف يكون |
Babası Onu öldürecek. Dışarı çıkmaması gerekiyordu. | Open Subtitles | والدها سوف يقتلها لم يكن من المفروض ان تخرج |
Ve artık çığlık atamayacak hale geldiğinde Onu öldürecek. | Open Subtitles | .... و حين لا يعد يمكنها أن تصرخ سوف يقتلها... |
Kız, ondan ayrılmaya kalkışsa onu öldürür bir de birlikte olduğumuzu öğrense ikimizi 10 kere daha öldürürdü. | Open Subtitles | سوف يقتلها إذا حاولت تركه، وسيقتلنا كلانا عشرة مرات إذا أكتشف أننا في علاقة. |
Ajan listesini getirmezsem kızı öldüreceğini söyledi. | Open Subtitles | لقد قال اذا لم اعطية قائمة لفر عن عملاء فولكرم سوف يقتلها |
Onu öldürecek. | Open Subtitles | علينا أن نفكر بشيء إنه سوف يقتلها |
Sana söz veriyorum, Onu öldürecek. | Open Subtitles | أنا أعدك, سوف يقتلها |
Buna zamanımız yok. Onu öldürecek! | Open Subtitles | ليس لدينا وقت سوف يقتلها |
Onu öldürecek. | Open Subtitles | كلا - كلا، كلا سوف يقتلها، سوف يقتلها - ! |
- Onu öldürecek, tamam mı? - Bana güven. | Open Subtitles | سوف يقتلها ، اليس كذلك ؟ |
Winston, Ames Yuri'de. Onu öldürecek. | Open Subtitles | (وينستون)، (يوري) سيهتم بـ(آيمز) سوف يقتلها |
Bir dahaki sefere Onu öldürecek. | Open Subtitles | سوف يقتلها المرة القادمة |
Lütfen, yoksa Onu öldürecek. | Open Subtitles | أرجوك سوف يقتلها |
Claire'le aralarında bir şey oldu ve şimdi Onu öldürecek. | Open Subtitles | حدث شيء مع (كلير) و الأن سوف يقتلها |
Onu öldürecek. | Open Subtitles | سوف يقتلها |
- Efendi Onu öldürecek. | Open Subtitles | سوف يقتلها |
Onu öldürecek. | Open Subtitles | سوف يقتلها |
Bu imkansız. Yaşadığı acı onu öldürür. | Open Subtitles | ذلك مستحيل الألم سوف يقتلها |
Eğer Jay Winston'u halletmezsem, kızımı öldüreceğini söyledi. | Open Subtitles | وقال انه سوف يقتلها لو أنني لم أفعل شيئا حول جاي وينستون |
Anneme söylersem bunun onu öldüreceğini söyledi. | Open Subtitles | وقال لي إذا قد أخبرت أمي بهذا سوف يقتلها |