Bir hayaletin peşindesin, ve bu yüzden masum insanlar ölecek. | Open Subtitles | أنتَ تطارد شبحاً و ناس أبرياء سوف يموتون بسبب هذا |
Ama eğer bu savaşı durmaya odaklanmazsan, bir sürü insan ölecek. | Open Subtitles | ولكن هنالك أشخاص سوف يموتون مالم تركز على إيقاف هذه الحرب |
Hepsinin tek ortak noktası da, ölecek olmaları. | TED | الأمر الوحيد المشترك بينهم هو أنهم سوف يموتون. |
Şu ana kadar, 700'ün üstünde insana bulaştı. Ve hepsi de ölecekler. | Open Subtitles | حتى الآن أكثر من 700 شخص قد اُصيبوا وكلهم سوف يموتون |
Niye zahmet ediyorsun ki? Birkaç güne ölecekler. | Open Subtitles | لا أعلم لمَ تتكبد العناء سوف يموتون خلال أيامٍ قلائل |
Uzun yıllar çalışacaklar... ve bazıları yaşlanacak, bazıları ise ölecek... ve piramitin taşları,kan ve ter ile bezenecek. | Open Subtitles | سوف يعملوا لسنوات طويلة. بعضهم سوف يشيخوا ،وبعضهم سوف يموتون. وأحجرة الهرم، سوف تمتزج بالدم والدموع. |
Biri o uçurumu tırmanmazsa, Kheros'taki 2000 asker Çarşamba sabahı ölecek. | Open Subtitles | هولاء ال2000 رجلا في كيروس سوف يموتون الاربعاء القادم صباحا اذا لم يقم احد بتسلق هذا الجرف |
Ama onu yok etmezsek, pek çok insan ona sahip olmak için ölecek. | Open Subtitles | ولكن إن لم ندمرها العديد من الاشخاص سوف يموتون وهم يتقاتلون لأجلها |
Ve birçok kişi, Amerikalılar ve diğerleri, sebepsiz yere ölecek. | Open Subtitles | و العديد من الناس سواء الأمريكيين أ, غير الأمريكيين سوف يموتون بلا سبب |
Eğer işbirliği yapmazsak çok sayıda insan ölecek. | Open Subtitles | حسنا, ان لم نعمل كلنا مع بعضنا, المزيد من الناس سوف يموتون |
Yani o ölüm virajını düzeltmedikleri için beş yıl içinde 20'den fazla kişi ölecek. | Open Subtitles | ولذلك هذه النقطة المميتة على الطريق السريع باقية وفي خلال خمسة اعوام عشرون شخصاً اخراً سوف يموتون |
Bu gemi Kuzey Kutup Dairesi'ne girdiğinde yüzlercesi daha ölecek. | Open Subtitles | هذه السّفينة تتّجه إلى القطب الشمالي والمئات سوف يموتون |
Talimlerini izlediğin gençlerin yarısı Duvar'ın kuzeyinde ölecek. | Open Subtitles | نصف الأولاد الذي رأيتهم في التدريب سوف يموتون شمال الجدار |
İstediğin gibi gidebilirsin ama gidersen arkada bıraktığın tüm arkadaşların bizim yanımızda ölecek. | Open Subtitles | أخرج من خلال الباب عندما ترغب في ذلك لاكن عندما تغادر كل من تتركه من أصحابك هنا سوف يموتون معنا |
İstediğin gibi gidebilirsin ama gidersen arkada bıraktığın tüm arkadaşların bizim yanımızda ölecek. | Open Subtitles | أخرج من خلال الباب عندما ترغب في ذلك لاكن عندما تغادر كل من تتركه من أصحابك هنا سوف يموتون معنا |
Bir şey söylemezsen daha çok insan ölecek. | Open Subtitles | إذا لم تقولي شيء، المزيد من الأشخاص سوف يموتون. |
Boba, bize nerede olduklarını söylemezsen o masum insanlar ölecekler. | Open Subtitles | بوبا , اذا لم تخبرنا اين مكان هولاء الرجال سوف يموتون , رجال ابرياء |
Eninde sonunda efendinin şeytani planı içinde ölecekler. | Open Subtitles | سوف يموتون على أي حال في خطة سيّدكِ الجهنمية |
Eğer oraya geri dönmezsem ölecekler. Neden ortalıkta sessizce dolanıyordun ? | Open Subtitles | سوف يموتون لماذا إذن تتسلل خارجا ؟ |
öleceklerini biliyorum. Hepimiz öleceğiz. | Open Subtitles | .أدرك جيداً إنهم سوف يموتون .لأننا جميعاً سوف نموت بالنهاية |
Bu ağacı burada bırakırsam seneye bütün ağaçlar ölür. | Open Subtitles | لو تركت هذه الشجرة على هذا الحال، سوف يموتون جميعهم بحلول السنة القادمة. |
Bu çocuklar daha yere düşmeden ölürler. | Open Subtitles | هؤلاء الأولاد سوف يموتون قبل أن تلمس أحذيتهم الأرض. |