ويكيبيديا

    "سوى أن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olmaktan başka
        
    • etmekten başka
        
    • başka bir
        
    • tek yapmam
        
    • gereken tek
        
    • yapmaktan başka
        
    • düzeltmekten başka
        
    • kanıtlamaktan başka
        
    • olduğu haricinde
        
    Senin yanında olmaktan başka ne ki hayat? Open Subtitles ما هي الحياة أيضاً ؟ سوى أن تركض بقربك ؟
    Tam olarak iyileşebilmem için kimsenin haberi olmadan sessizce tedavi olmaktan başka çarem yoktu. Open Subtitles أيضاً لإنني إحتجت لشفاء آمن، فلم يكن لدي خيار سوى أن أتلقى العلاج بهدوء و بدون معرفة احد.
    Öyleyse, seni işlemler için Adalet Sarayı'na teslim etmekten başka çarem kalmadı. Open Subtitles إذاً فليس أمامى خيار سوى أن آمر بإعادتك للسجن. إلى قصر العدالة لتتم العملية.
    Size özgürlüğünüzü sunmaktan başka bir şey yapmadı. Karşılığını böyle mi ödüyorsun? Open Subtitles لم يفعل لك شيء سوى أن عرض عليك الحرية، وهكذا ترد جميله؟
    Jeff düşünürken, tek yapmam gereken patronunu 1 haftalığına Jeff'in yerine çalışmak için ikna etmekti. Open Subtitles بعد أن إنضم جيف معي لم يبقى لي سوى أن أقنع مديره لكي أحصل على العمل
    Yapmam gereken tek şey, ilk olarak Yankees'den kovulmam. Open Subtitles ما عليّ سوى أن اُفصل من نادي يانكي أولاً.
    Bakış açılarından, naquadria bombasıyla ilk vuruşu yapmaktan başka çareleri yok. Open Subtitles سيروا الأمر، أن ليس لديهم فر صة سوى أن يضربوا أولاً بقنبلة النكوادريا
    "Şimdi size her şeyini kaybeden zengin bir ailenin ve her şeyi düzeltmekten başka çaresi olmayan bir oğlun hikayesini anlatacağız." Open Subtitles والآن مع حكاية العائلة الثرية التي فقدت كلّ ماتملك ولايملك هذا الابن أيّ خيار سوى أن يبقيهم معاً
    Artık duygularımın şiddetini size kanıtlamaktan başka... Open Subtitles و الآن، لم يبق لدي سوى أن أؤكد لكِ بأكثر اللغات حيوية
    Kimsenin haberi olmadan sessizce tedavi olmaktan başka çarem yoktu. Open Subtitles لم يكن لدي خيار سوى أن أتلقى العلاج بهدوء و بدون علم احد.
    Ufak çaplı uyuşturucu satıcısı olmaktan başka bir azmin var mı? Open Subtitles الا تملك أي طموح سوى أن تكون ناجر مخدرات صغير؟
    Elimden gelen en iyi şekilde yardımcı olmaktan başka seçeneğim yok! Open Subtitles حسنٌ، لا خيار أمامي سوى أن أبذل وسعي لمساعدته
    Ama elbette, elimden merak etmekten başka bir şey gelmiyordu. Open Subtitles لكن بالطبع لا يمكنني أن أساعد في ذلك سوى أن أتسأل
    Bana çok fazla acı verse de, tur rehberliğinden istifa etmekten başka seçeneğim yok. Open Subtitles بقدر ما يؤلمني ذلك، ليس لديّ أيّ خيار سوى أن أترك برنامج المتدرّبين
    Çay salonundayken, konuşmaktan başka bir şey yapamıyoruz. Open Subtitles أما في صالون الشاي , فلن يكون بوسعنا أن نفعل شيئاً سوى أن نتحدث
    Şu andan itibaren dediğim her şeyi yapacaksın ve eğer bana itaatsizlik edersen eğer kaçmaya çalışırsan tek yapmam gereken, kalbini sıkmak olacak. Open Subtitles من هذه اللحظة فصاعداً، ستنفّذ كلّ ما أقوله، و إن عصيتَني أبداً، أو حاولتَ أن تهرب، ما عليّ سوى أن أضغط.
    Artık yapmamız gereken tek şey sıradan ve düzgün hayatlar yaşamaya çalışmak. Open Subtitles ولم يبقى لنا شيئاً لنفعله سوى أن نحاول عيش... حياة طبيعية وكريمة
    O zaman dediğini yapmaktan başka seçeneğim olmaz. Open Subtitles لن يكون لدي خيار سوى أن ابقى معك
    "Şimdi size her şeyini kaybeden zengin bir ailenin ve her şeyi düzeltmekten başka çaresi olmayan bir oğlun hikayesini anlatacağız." Open Subtitles والآن مع حكاية العائلة الثرية التي فقدت كلّ ماتملك وهذا هو الابن الذي لايملك أيّ خيار سوى أن يبقيهم معاً
    Artık duygularımın şiddetini size kanıtlamaktan başka... Open Subtitles و الآن، لم يبق لدي سوى أن أؤكد لكِ بأكثر اللغات حيوية
    Bir yerlerde daha fazla tüp olduğu haricinde başka bilgi vermedi. Open Subtitles لم يعطنا أى شىء سوى أن هناك زجاجات أخرى فى مكانٍ ما

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد