Yatılı İsveçli dadı dediler ama ben senin resimlerinde gördüğümü sandım. | Open Subtitles | قالوا انها كانت سويدية الجنسية ولكن اعتقد أنني رأيت في صورك |
Christian, İsveçli'yi Jannickie getir de biz de uyuyabilelim. | Open Subtitles | كريستيان .. هات لجانيك بنت سويدية كي ينام معها |
Ya da isveçli temizlikçi kadın. Etnik kökenin bir önemi yok. | Open Subtitles | أو منظفة سويدية الإنتماء العرقي لَيسَ مهم |
Elbette. Küçük bir İsveç köftesi için tüm özgür dünyayı kurban edin. | Open Subtitles | بالطبع , التنضحية بالعالم بأسرع لمجرد قطة لحم سويدية ؟ |
Dün gece tatlı bir İsveç köpeği tarafından saldırıya uğradım... ve korkarım hala yataktayım. | Open Subtitles | لقد نصب لي كمين من قبل محبوبة سويدية كلبة صيد، اصطادتني بعد منتصف الليل |
Yarı İrlandalıyım. Ve bu gece İsveçliyim. | Open Subtitles | انا نصف ايرلندية والليلة سويدية |
Hak ediyoruz İsveçli muhteşem bir resepsiyonist artı sekreteri. | Open Subtitles | بل نستحق أن نحظى بسكرتيرة وموظفة إستقبال سويدية فاتنة |
Komik, o zaman sitede nasıl İsveçli görünüyorsun. | Open Subtitles | مدهش كيف أنّكِ مسجلة على أنّكِ سويدية على الموقع الإلكتروني، صحيح؟ |
5 yıl boyunca bütün sevginizi, ruhunuzu verdiğiniz erkek arkadaşınız 22 yaşındaki bir İsveçli ile sizi aldattı. | Open Subtitles | صديقكِ ، الذي وهبتيه روحكِ. تخونكِ مع ساقطة سويدية ذات 22 سنة. |
Tavern on the Green'de öğle yemeğimi yiyordum ki birden İsveçli bir top modelle konuşmaya başladım. | Open Subtitles | كنت أتحدث مع عارضة أزياء سويدية ولم أدرك إلا أنني كنت أفعلها معها |
- Çocuk bakıcısı sarışın, 19 yaşlarında İsveçli... - ...ve çok da yakışıklı. | Open Subtitles | شقراء ، حوالي 19 عاماً سويدية ، وهو وسيمٌ جداً. |
Bu kız İsveçli değil. Baksana, kız zenci. | Open Subtitles | انها ليست سويدية أعني، أنظر اليها انها سوداء. |
Oysa İsveçli piliçlerin peşindeymişsin. | Open Subtitles | بالنظر إلى كونك قد قضيت الليلة الماضية برفقة سويدية |
Kadın İsveçli, arabası da İsveç plakalı. Sanırım benim yetki alanıma giriyor. Tamam. | Open Subtitles | إنها سويدية والسيارة أتت من السويد إذاً أنا سأتولى القضية |
Ayrıca rahip Darling Brain Jr.'a içinde mayalı süt ve ren geyiklerinin olduğu İsveç diyeti uyguladığınız doğru değil mi? | Open Subtitles | كانت لجعلها لعبة رائعة وهل هذا صحيح ايها الكاهن العزيز انك أبقيت براين الصغير تحت حمية سويدية |
Muhtemelen, sahte İsveç aksanlı uçuk deli doktoru tarafından yapılmıştır. | Open Subtitles | على الأرجح يقوم مجنون ما بلهجة سويدية مزيفة بكتابتهم |
Ve böylece, cevabımız İsveç. | Open Subtitles | كانت مستعمرة سويدية لذا, فالإجابة هي السويدية |
Tam da CIA'in seni İsveç'te gözaltındayken bulmaları an meselesi iken bu uzlaşma taktiklerinin pek de işe yarayacağını zannetmiyorum. | Open Subtitles | لا أظن وسائل مفاوضاتك تخدمك جيّدًا، لأنّها فقط مسألة وقت قبل المخابرات الأمريكية تكتشف بأنّك تحت رعاية سويدية. |
Bu gerçekten sürreel bir İsveç peri masalı. | Open Subtitles | حسناً، مؤكد أن الأمر خُرافة سويدية خيالية. |
İsveçliyim. Daha soğuk insanlarız, hayal bile edemezsin. | Open Subtitles | - سويدية حتى أبرد الناس يصيبهم الجنون هنا - |
- Hala İsveççe olduğu için... - Bir yıl birlikte yaşadınız. | Open Subtitles | لا أصدق أنّه لم يتعلم أي كلمة سويدية بعد |
Üzerimde de kahverengi Süet bir yelek var. Ona hislerini anlatacak mısın? Hayır. | Open Subtitles | ـ ونرتدي سترة سويدية بنية اللون ـ هل ستخبرها أبداً بشعورك؟ |