Birlikte çalışıp, birbirimize saygı gösterdiğimizde gemi güven içinde limana dönüyor. | Open Subtitles | وعندما نعمل سويه ويحترم بعضنا الأخر عندها ستصبح السفينه بيتاً آمناً |
Birlikte çalışıp, birbirimize saygı gösterdiğimizde gemi güven içinde limana dönüyor. | Open Subtitles | وعندما نعمل سويه ويحترم بعضنا الأخر عندها ستصبح السفينه بيتاً آمناً |
Birlikte yaşamanın hala iyi bir fikir olduğunu düşünüyor musun? | Open Subtitles | أما زلت تظن أن عيشنا سويه هي فكرةٌ جيده ؟ |
Biliyorsunuz, tüm bu aramalar, bunların hepsi Malia ve benim Beraber yaşadığımız zamanlardan. | Open Subtitles | كما تعلمون, تواريخ هذه الاتصالات كانو من وقت ميلا وانا كنى نعيش سويه |
Bugün Beraber alışverişe çıkacaktık, unuttun mu? | Open Subtitles | من المفترض ان نذهب سويه للتسوق. اتذكرين؟ |
Caitlin ve ben Birlikte olamayız. Bu imkansız. | Open Subtitles | انا وكيتلن لا يمكن ان نصبح سويه هذا مستحيل |
Bunu Birlikte düzenleyebileceğimizi umuyordum. Bay Vaughn, gençsiniz. | Open Subtitles | أنا كنت أتمنى أنه لربما يمكننا أن ننسق هذا سويه |
Yaşama geri döndüğüne göre, onlar tekrar Birlikte olacaklardır, değil mi? | Open Subtitles | الأن هى حيه ثانيهً وسيعودو سويه مره أخرى ؟ |
Baba, Birlikte yaptığımız, en son şeyi hatırlıyor musun? | Open Subtitles | أبي، هل تَتذكّرُ حتى ما هو آخر شي فعلناه سويه ؟ |
David için çıldırıyorum, Birlikte çok da eğlenceli vakit geçiriyoruz. | Open Subtitles | انا مهوسة بديفيد , ونحن نمضي اوقاتا مرحه سويه |
Özellikle Birlikte hazırladıktan sonra. | Open Subtitles | اجل ، و خاصه انه ليس العمل الذي قمنا به سويه |
Mala, Yaşam Töreni başladı. Birlikte gidiyor muyuz? | Open Subtitles | مالا أحتفالية الحياه بدأت هل مازلنا سنذهب سويه ؟ |
"Birlikte doğmadık, ama Birlikte öleceğiz!" | Open Subtitles | علي الرغم من اننا لم نولد سويه ولكننا سنموت سويا |
Birlikte gideceğimizi sandım, onu havaalanına kadar takip ettim. | Open Subtitles | اعتقدت بأننا سنذهب سويه . لذا تبعته الى المطار |
Tek başına kızmaktansa iki kişi Birlikte kızmak daha eğlenceli. | Open Subtitles | وأنه أكثرُ متعةُ أن نكونَ غاضبينَ سويه وحيداً |
Neden hükmetmek varken Birlikte yaşayalım? | Open Subtitles | لما نتعايش سويه , بينما تستطيعين التحكم؟ |
Bir yolunu bulup, burada Birlikte olacağız demek bu. | Open Subtitles | ذلك يعني انه بامكاننا ان نحل هذا الموضوع كما تعلمين.. بامكاننا ان نكون هنا سويه |
Beraber yaşıyorlar ama ayrı odalarda, buna inanabiliyor musun? | Open Subtitles | هم سيعيشون سويه لكن فى غرف منفصله هل تصدقى ؟ |
İkiniz tanıştınız, aşık oldunuz, ve bir çeşit öteki gerçeklikte sekiz yılınızı Beraber geçirdiniz. | Open Subtitles | انتما الاثنان تقابلتما ووقعتما في الحب وقضيتما 8 سنوات سويه في واقع غير واقعنا |
Düğünden önceki geceyi Beraber geçirmememiz gerektiğini söylemiştin. | Open Subtitles | خلتكِ قلتِ بأن علينا قضاء الليلة التي تسبق يوم الزفاف سويه |
Şükran Günü'nde Beraber olmasınlar mı yani? | Open Subtitles | ماذا، ألا يجب أن يتواجدوا سويه بعيد الشكر؟ |