Bu paranın peşindeki adam çok kötü biri. | Open Subtitles | لكن الرجل الذي يسعى خلف هذا المال رجل سيء جدّاً. |
Ama dürüst olmak gerekirse, ya çok iyi birşey yada çok kötü | Open Subtitles | لا نعرف لكن لأكون صادقاً هو إمّا أن يكون جيّد جدّاً أو سيء جدّاً |
Maskesini çıkaramaman çok kötü olmuş. | Open Subtitles | سيء جدّاً أنّكِ لم تنزعي قِناعه |
Ben iyi değilim! çok kötü birisiyim! | Open Subtitles | أنا لست على ما يرام، أنا سيء جدّاً. |
çok kötü. Çünkü o senin tanığın değil. | Open Subtitles | سيء جدّاً إنّه ليس شاهدك |
Alamaman çok kötü. | Open Subtitles | سيء جدّاً أنّك لم تعي ذلك |
Yani ben çok kötü bir adamım. | Open Subtitles | لذا أنا رجل سيء جدّاً. |
çok kötü, Krish! Lütfen bir dahakine daha iyi şeyler düşün! | Open Subtitles | هذا سيء جدّاً يا (كريش) أرجوك فكر بشيءٍ أفضل في المرّة القادمة |
çok kötü yırtılmış. | Open Subtitles | لقد مزّقَتها بشكل سيء جدّاً |
Bu çok kötü şans getirir! | Open Subtitles | إنّه حظّ سيء جدّاً! |
Babasının, onu tekrar yarı yolda bırakacak olması çok kötü. | Open Subtitles | {\pos(192,245)}سيء جدّاً أن والدها سيخذلها... |
- Nope. çok kötü. | Open Subtitles | -لا، سيء جدّاً |