Pekala neden bu kadar güzel bir bayan bizim sekreterimiz olmayı kabul ediyor? | Open Subtitles | الآن، لماذا تريد سيدة جميلة مثل تلك لتكون سكرتيره لنا؟ |
Sagol tuhaf makina rica ederim, Güzel bayan | Open Subtitles | شكراً، الآلة المتسللة مرحباً بك سيدة جميلة |
İşte burada bayanlar baylar. Dünyanın en güzel kadını. | Open Subtitles | ها هى سيداتى سادتى اكثر سيدة جميلة فى العالم |
Çok Güzel bir hanım efendim. | Open Subtitles | انها سيدة جميلة جدا.. اليس كذلك سيدى؟ نعم |
Ben yapabilirim. Ksabaya inip kendime hoş bir bayan bulabilirim. | Open Subtitles | في أن أذهب إلي البلدة وأحصل علي سيدة جميلة |
Böyle güzel bir bayanla yemeğe asla hayır demem. | Open Subtitles | اوه, لم أرفض دعوة إلى عشاءٍ مع سيدة جميلة مثل هذه قط |
Senin gibi güzel bir bayan böyle fiyakalı bir arabaya binmeli. | Open Subtitles | سيدة جميلة مثلك تحتاج الي سيارة كهذة هيا لنأخذ جولة |
Çatıda güzel bir bayan görmek pek sık rastlanır bir şey değil. | Open Subtitles | ليس من المعتاد أن ترى سيدة جميلة على السقف |
güzel bir bayan asla kendi kahvesi için ödeme yapmamalı. | Open Subtitles | سيدة جميلة مثلك لا يجب عليها دفع ثمن قهوتها |
Güzel bayan bana 20 lira verdi bana ne isterse yapabilir. | Open Subtitles | سيدة جميلة تعطيني 20, يمكنها ان تفعل ما تشاء. |
Karar vermek için 2 ayın var Güzel bayan. | Open Subtitles | لديك شهرين لاتخاذ قرار ، سيدة جميلة. |
"İki küçük kızın anlattığına göre, her çocuk kendisine çikolata vereceğini söyleyip tenha bir köşeye çeken ve orada boğazından hafifçe ısıran beyazlar içindeki güzel kadını anlattı." | Open Subtitles | "حكت فتاتان صغيرتان أن سيدة جميلة ترتدي زياً أبيضاً وعدت كل منهما بالشوكولاته و أخذت كل منهما إلى بقعة منعزلة و هناك عضت كل منهما برفق في الحلق" |
Güzel bir hanım asla yalnız kalmamalı. | Open Subtitles | سيدة جميلة لا يجب أبدأ أن تكون بمفردها |
Güzel bir hanım. - Ah, tatlım. | Open Subtitles | سيدة جميلة أوه , عزيزتي |
Senin gibi hoş bir bayan burada tek başına olmamalı. | Open Subtitles | "سيدة جميلة مثلك لا يجب عليها أن تكون هنا وحدها." |
Beni dinle. Buraya gelip güzel bir bayanla tanışacağımı söyledi... | Open Subtitles | انتظري قال لي أنني سآتي إلى هنا و أقابل سيدة جميلة |
Aile babası hoş bir kadının kocası, güzel bir kız evladın babası. | Open Subtitles | رجل عائلة متزوج من سيدة جميلة ووالد لـفتاة جميلة |
Örneğin, Portia de Rossi gibi birini ele alalım. Herkes Portia de Rossi'nin çok güzel bir kadın olduğu konusunda hemfikir. | TED | إن أخذتم شخصا مثل بورتيا دي روسي مثلا، الجميع يوافق على أن بورتيا دي روسي سيدة جميلة. |
Lindsay, endişelenecek bir şey yok. güzel bir kadınsın. Sana sahip olacak her adam şanslı olurdu. | Open Subtitles | لا تقلقي بشأن شيئاً, أنتِ سيدة جميلة, أي رجل سيسعد بالحصول عليكِ |
Bakın bayan, yanlış anlamayın lütfen, yani, siz çok güzel bir hanımsınız. | Open Subtitles | اسمعي يا آنسة لا تسيئي فهم هذا أعتقد أنك سيدة جميلة جداً ثعلبة جميلة |