| Efendim, koca bir ormanın içindeyiz, her yerden binlerce kilometre uzakta. | Open Subtitles | سيدى , لقد ضللنا فى الأدغال ألف ميل من لا مكان |
| Efendim bilim dairesi, ekibi daha ağır gizli silahlarla donattı. | Open Subtitles | سيدى , لقد زود قسم العلوم الفريق بأجهزة ثقيله للإحتواء. |
| Efendim, Ben yeraltinda iyi bir gölge ve ellerimde ki pelerinle dogdum. | Open Subtitles | ، سيدى لقد ولدت فى ظل رفيق جيد آلاَ وهو الرداء الذى كان فى يدي |
| Yirmi dokuz mu? Peki Efendim. | Open Subtitles | نعم سيدى لقد ترك السيد ترافرز اوامره بدخولكم |
| Hayır Efendim. Kaçamak cevaplar verdim. Tekrar gelecekmiş. | Open Subtitles | لا يا سيدى, لقد ملأته بالكلام الفارغ وقال انه سيعود ثانية |
| Teşekkür ederim, Efendim. Bir kaybımız var, Efendim. | Open Subtitles | شكرا لك سيدى , لقد كان لدينا قتيل واحد الجندى ماشون قد مات |
| - Sen misin, Diestl? Evet Efendim. Hastanemden bu öğleden sonra henüz taburcu oldum ve size hoşçakal demek için geldim. | Open Subtitles | اجل , سيدى لقد خرجت من المستشفى هذه الظهيره , واتيت لاقول لك وداعا |
| - Bu adam, Efendim. Gördük. - Kazaydı. | Open Subtitles | هذا هو الرجل يا سيدى , لقد رآيناه كانت حادثة |
| Kocamı suçlamamalısınız Efendim. Kıyafetleri ben verdim. | Open Subtitles | لا يجب أن تلوم زوجى يا سيدى لقد كنت أنا من أعطيته الملابس |
| Şey, Efendim, menzilimiz dışında olmalılar ama eğitimli bir tahminle bu civarlarda olduklarını söyleyebilirim. | Open Subtitles | حسناً سيدى , لقد كانوا خارج نطاق الرادار ولكن تخمين المتعلم سيقودنا للمكان |
| Çok az şey söyleyebilirim, Efendim, onun yemeğini kesip, telefondan arandığını söyledim. | Open Subtitles | قليل جدا سيدى لقد قاطعت عشاءها لأخبرها ان هناك مكالمة لها |
| Pardon Efendim. Köyümüzde sizin ırkınızdan bir bebek bulduk | Open Subtitles | عذراً, يا سيدى, لقد وجدنا إحدى طفلاتكم فى قريتنا. |
| Bunu yapmayın. Efendim, hedefi yakaladık, bir sivilmiş. | Open Subtitles | لا تفعلوا هذا سيدى لقد وجدنا الهدف ، إنه مجرد مدنى |
| Cephedeler, Efendim. Gideli 1 9 gün oldu. | Open Subtitles | إنه على الجبهة سيدى لقد ذهبوا منذ 19 يوماً |
| - Evet, Efendim. - Geçen hafta, bir aşçıydın. - Şey, gördüğüm adam... | Open Subtitles | نعم سيدى , لقد كنت طاهيا الاسبوع الماضى للرجل الذى اراه |
| Efendim... elimizdeki tüm cihazlarla parçayı inceledik. | Open Subtitles | سيدى .. لقد أخضعنا الجمجمة لكل أنواع الفحوص التى نعرفها |
| Efendim, aslında bu ev Javed'in çocukları içindi. | Open Subtitles | فى الواقع يا سيدى لقد أضطررت لشراء هذا المنزل بسبب أبناء جافيد |
| Efendim, şimdi aldığım bilgiye göre otobüs artık havalimanı yolunda değilmiş | Open Subtitles | سيدى لقد اخبرت حالا ان الاوتوبيس لم يعد فى طريقه الى لاكس |
| Efendim, yüzde 10 indirim yapacağımı söyledim zaten. | Open Subtitles | سيدى,لقد بحثت العرض يالفعل مع تخفيض عشره فى المئه. |
| Efendim, biz bazı normal çevirme protokollerini atladık. | Open Subtitles | سيدى, لقد تجاوزنا بعضً من الأتصال الطبيعى للأتفاقيات |