Beni bir göreve gönderiyor. | Open Subtitles | لا , سيرسلني في مهمة |
Babam beni annemin yanına gönderiyor. | Open Subtitles | سيرسلني أبي للعيش مع أمي |
Jack beni Dubai'ye stand-up gösterisine gönderiyor. | Open Subtitles | سيرسلني (جاك) لأداء فقرات كوميدية في (دبي) |
Savaşa gidiyor ve beni de bebeği bir başıma doğurmam için kırsala yolluyor. | Open Subtitles | إنّه ذاهب ليشارك في الحارب وجراء ذلك سيرسلني للريف لأنجب طفلي لوحدي. |
Babam, kötü olursam... beni Pozica'ya göndereceğini ve onların suratımı yiyeceğini söylerdi. | Open Subtitles | كان أبي يقول لي لو أسأت التصرف سيرسلني إلى "بوزيكا" وسيأكلون وجهي. |
Fazlasıyla iyi. Newpar beni San Francisco'ya gönderiyor. | Open Subtitles | رائع للغاية سيرسلني (نيوبار) إلى "سان فرانسيسكو" |
Kurşun surat beni eve gönderiyor. | Open Subtitles | "وجه الرصاصة" سيرسلني إلى الديار. |
Stern benim Miami'ye bir anlaşma yapmaya gönderiyor. | Open Subtitles | (سيرسلني (ستيرن) إلى (ميامي" "لتوقيع العقود |
Stern beni ortaklarla anlaşmam için Miami'ye gönderiyor. | Open Subtitles | (ستيرن) سيرسلني إلى (ميامي) لتوقيع العقود |
George Amca beni okumam için uzaklara gönderiyor. | Open Subtitles | العم (جورج) سيرسلني بعيداً إلى مدرسة |
Beni eve yolluyor. | Open Subtitles | إنه سيرسلني للبيت |
Newpar beni San Francisco'ya yolluyor. Hayır, hayır. | Open Subtitles | رائع للغاية سيرسلني (نيوبار) إلى "سان فرانسيسكو" |
O kötü kalpli Fletcher senin beni gördüğün anda misyoner adasına göndereceğini söylüyordu. | Open Subtitles | الشرطة، إنه (فليتشر) السيئ لقد قال أنه إذا رآني سيرسلني إلى جزيرة الإرسالية |
Efendi, beni de hastaneye göndereceğini söyledi. Neden? | Open Subtitles | قال سيدي أنه سيرسلني إلى المستشفى أيضًا |