Şayet durumu söylediğiniz gibiyse onu bir akıl hastanesine gönderirler. | Open Subtitles | لوأنهكانكما وصفتيه.. فإنهم سيرسلونه للمصح |
Ama onu zindana gönderirler! | Open Subtitles | لكنهم سيرسلونه لسجن |
- Sana postayla gönderirler. | Open Subtitles | - رجل، هم سيرسلونه إلى ya. |
Size söyleyeyim, sonraki çatışmada iki kişi gidecek ben ve arkamdan gönderecekleri İnzibat. | Open Subtitles | أؤكد لكما، بالقتال التالي سيُفقد رجلان أنا والشرطي العسكري الذي سيرسلونه ورائي |
Sen ve ben üstün gelemesek de İspanya'nın neler yapabileceğini biliyoruz ve gönderecekleri şeylere karşı koymak için elimizden geleni yapabiliriz. | Open Subtitles | على الأقل نعرف من تكون (إسبانيا)، ويمكننا صنع أفضل المحاولات لمواجهة أياً ما سيرسلونه لنا ولكن لا يوجد شيئاً أكثر خطورة من |