Herkese neler yapabildiğimizi gösterirsek, bizi dinleyeceklerdir. | Open Subtitles | , لو أننا أظهرنا الجميع ما يمكننا فعله سيستمعون لنا لا أستطيع |
Eğer havalı olduğumuzu düşünürlerse bizi dinleyeceklerdir. | Open Subtitles | إنهم سيستمعون إلينا، إذا ظنوا إننا هادئيين، هل تعرفين ذلك؟ |
Dışarıdaki insanlar, kesinlikle sözümü dinleyeceklerdir. | Open Subtitles | .. هؤلاء الرجال بالخارج أنا واثق أنّهم سيستمعون لي |
Konuşmanıza izin verseler bile, konuşmayı dinlerler mutlaka. | Open Subtitles | حتى لو تركوك تتحدّث إليها يا رجل ، فإنهم سيستمعون لكل كلمة تقولها |
Hâlâ Senatörüm, beni dinlerler. | Open Subtitles | فانا مازلت المستشار الاول وهم سيستمعون لكلامي. |
Bugüne kadar duyduklarından farklı bir müzik dinleyecekler. | Open Subtitles | سيستمعون إلى موسيقى لم يسبق لهم أن سمعوا مثلها |
Goril kostümü giyen bir salağı dinleyecekler mi? | Open Subtitles | وهل تعتقدين أن الأطفال سيستمعون لأن شخص أحمق ؟ |
Hakemler heyeti kendisine karşı sunulan delilleri dinleyecek ve karar okunacak. | Open Subtitles | محكمة من القَضاة سيستمعون إلى أدلة ضده وسيتم تلاوة قرار .. |
Onlarla konuşabilirsiniz. Sizi dinleyeceklerdir. | Open Subtitles | يمكنك التحدث معهم ، سيستمعون لك. |
Bunu isteyen benim. Onlarla konuşacagım. Beni dinleyeceklerdir. | Open Subtitles | أنا من يريدون، سأكلمهم، سيستمعون لي. |
Ama seni dinleyeceklerdir, sen bir yıldızsın! | Open Subtitles | - حتى يطردوني؟ - ولكنهم سيستمعون لكِ أنت نجمة |
Eğer buraya geliyorlarsa, onlarla konuşurum. Beni dinleyeceklerdir. | Open Subtitles | إذا أتوا سأتحدث معهم سيستمعون لي |
Sonra seni dinleyeceklerdir, ciddi olduğunu anlayacaklardır. | Open Subtitles | وعندئد سيستمعون لك سيعرفون بأن جاد |
Doğru düzgün bir teklif yapsana. dinlerler, tanıyorum onları. | Open Subtitles | بربك فقط قدمي لهم عرضا حقيقيا سيستمعون أنا أعرفهم هم سـ |
Çünkü şirketteki götler, şirket yalakalarını dinlerler. | Open Subtitles | لأنهم الشركاء الحمقي سيستمعون لأي منافق |
Onlar sadece seni dinlerler Aditya! | Open Subtitles | سيستمعون الى كلامك انت فقط , اديتيا |
O zaman beni dinlerler. | Open Subtitles | سيستمعون إلى رأي حين ذلك |
Sana saygı duyuyorlar, bu yüzden seni dinleyecekler. | Open Subtitles | إنهم يحترمونكِ، لذا سيستمعون إليكِ |
Zamanla sizi dinleyecekler | TED | سيستمعون لك في نهاية المطاف |
Yarın sabah, bizim topluluk bu kapılardan geçip gelecek ve iyi bir papazın hazırladığı anma konuşmasını dinleyecek. | Open Subtitles | صباح الغد، جماعتي سيخرجون من تلك الأبواب سيستمعون إلى مراسم التأبين عن طريق المبجل |
Sen konuşacaksın, onlar dinleyecek. | Open Subtitles | أنتِ ستتكلمين و هم سيستمعون. |