Ortalığa biraz zarar verecek, birkaç kişiye çığlık attıracak... ve tam bütün umutlar tükendiğinde... | Open Subtitles | سيصنع بعض الاضرار وحشود من الناس عندها سيصرخون |
Vücudundaki hücreler oksijene ihtiyaç duymaya başlayınca bunun için adeta çığlık atacaklar. | Open Subtitles | قريباً خلاياً جسدك تبدأ بالإحتياج للأوكسجين بعدها سيصرخون من أجل الأوكسجين |
Evet, popolarına battığında çığlık atıyorlar çünkü çivi popolarına tamamen giriyor. | Open Subtitles | وعندما يوخز مؤخراتهم سيصرخون لأن لديهم مسمار في مؤخراتهم |
Eski nesillerde böyle insanları cadı olmakla suçlayıp çığlık atacaklar mı diye bakmak için üzerlerine su atarlarmış. | Open Subtitles | في الأجيال السابقة، كانوا يتّهمون أمثالكِ بأنهن ساحرات ويرشونهن بالماء ليروا إن كانوا سيصرخون. |
Tuğla yapmaları gerekse daha çok bağırırlardı. | Open Subtitles | سيصرخون بصوت أعلى إذا إضطروا أن يصنعوا قوالب الطوب |
Bazıları onları parçaladığında çığlık bile atabilir. | Open Subtitles | بعضهم سيصرخون عندما تحطميهم حتـى |
Birazdan yemek diye çığlık atarlar. | Open Subtitles | سيصرخون بعد لحظات من أجل العشاء |
çığlık atacaklarını düşünüyor musun? | Open Subtitles | اتظن انهم سيصرخون فعلاً؟ |
Tuğla yapmaları gerekse, daha çok bağırırlardı. | Open Subtitles | سيصرخون بصوت أعلى إذا إضطروا أن يصنعوا قوالب الطوب |