Hadi. Kabarcık yok ama sıcak su sana iyi gelecek. Hey, ahbap. | Open Subtitles | هيا دون فقاعات لكن الماء الحار سيفيدك صديقي مشروبات |
Hadi, bak sana iyi gelecek. | Open Subtitles | هيا افعل سيفيدك هذا سيطور عقلك |
Büyük bir şov değil ama senin için çok iyi olacak. | Open Subtitles | انه ليس برنامجاً عظيماً لكنه سيفيدك |
Büyük bir şov değil ama senin için çok iyi olacak. | Open Subtitles | انه ليس برنامجاً عظيماً لكنه سيفيدك |
Sana bir kaç numara göstermek hoşuma gider ama pek faydası olacağını zannetmiyorum. | Open Subtitles | سأكون سعيدة لأريك شيئاً ولكننى لا أعتقد أنه سيفيدك |
Arkadaşımın döküm ocağının oradaki evine gideceğiz. Temiz hava sana iyi gelir. | Open Subtitles | ستذهب إلى كابينة صديقتى أن الهواء المنعش سيفيدك |
Ehliyetin olmadan ne işine yarayacak sanki aptal. | Open Subtitles | عـدم امتلاكك لرخصة السيـاقة سيفيدك كثيـرا أيتهـا الحمقـاء |
Robert, bunun senin için yararlı olacağını düşündük. | Open Subtitles | روبرت ظننا أن هذا سيفيدك |
Hadi bakalım, sanırım açık hava sana iyi gelecek. | Open Subtitles | هيا بنا ,أظن الهواء سيفيدك |
- Biliyor musun temiz hava sana iyi gelecek. | Open Subtitles | الهواء المنعش سيفيدك |
- Biliyor musun temiz hava sana iyi gelecek. | Open Subtitles | الهواء المنعش سيفيدك |
Bence bu senin için de iyi olacak. Bunu yapabilir misin? | Open Subtitles | و أعتقد أن هذا سيفيدك أيمكنك فعلها؟ |
Biraz alçakgönüllü olabilsen bu senin için daha iyi olacak aslında. | Open Subtitles | بعض التواضع سيفيدك أكثر |
- Sana çok faydası dokunur. - Evet öyle. Evet. | Open Subtitles | سيفيدك هذا للغاية يا لوسي - نعم سيفيد ، نعم - |
İçindeki şeyin sana çok faydası dokunacağına inanıyorum. | Open Subtitles | أظن أن ما بالداخل سيفيدك كثيراً |
Bir akşamlığına Doublemeat yaşam tarzından uzaklaşmak sana iyi gelir. | Open Subtitles | ربما سيفيدك الابتعاد عن أسلوب الحياة في اللحم المزدوج |
O zaman bir fincan çay size çok iyi gelir. Bu zaman kaybı. | Open Subtitles | حسناً, ان قدراً من الشاي سيفيدك للغاية هذا اهدار للوقت |
Bu ne işine yarayacak? | Open Subtitles | كيف سيفيدك ذلك؟ |
Hooker ne işine yarayacak ki? | Open Subtitles | - بم سيفيدك هوكر ؟ |
Heather, annene aldığın ilaçları yeniden düzenlemek istediğimi söyledim ayrıca konuşma terapisinin çok yararlı olacağını düşünüyorum. | Open Subtitles | (هيذر) قلت لوالدتك أنني أريد إعادة تنظيم أدويتك و أظن أن التكلم مع طبيب نفسي سيفيدك |
"Harry, yaklaşmakta olan Moskova gezin için kitabın yararlı olacağını düşündüm, Melville." | Open Subtitles | هاري), أعتقد أنّ هذا سيفيدك) " لرحلتك القادمة إلى "موسكو, (ميلفيل) |