"سيقودني" - ترجمة من عربي إلى تركي

• götürecek
• götürecektir
• götüreceğini

Senin hakkımda neleri bildiğimi, neleri sevdiğini düşüneceğim ve bu beni mükemmel hediyeye götürecek ve sen de aynısını yapacaksın.
سأفكر الآن بما أعرفه ويعجبني بكِ وهذا سيقودني للهدية المناسبة، وأنت ستفعلين المثل

Beni doğruca büyük, kötü kurda götürecek.
سيقودني مباشرةً إلى الذئب الأبيض السيّء.

Avukatım beni babamın ofisine götürecek.
المحامي سيقودني الى مكتب والدي

Ve eminim ki bu kişi her kimse beni şu kayıp kıza götürecektir.
وانا جداَ متأكد,ايا كان هذا الشخص سيقودني الى الفتاه المفقودة

Dinle, Damon'ın izini bulmaya çalışacağım ve hiç bir şansım yok. Drone,bizi kraliçeye götürecektir.
أنصتي، سأحاول تعقب (دايمُن)، وإن حالفني الحظّ سيقودني للحورية.

Bana yolumun önümde serili olduğunu beni kitabın güvende olacağı yere götüreceğini söyledi.
أخبرني أن هناك طريقاً عُبّد لي، سيقودني إلى مكان حيث يصبح الكتاب بأمان.

Beni suçluya götüreceğini bildiğim için cebine izleme cihazı koymuştum.
عرفتُ بأنه سيقودني إلى الشخص المذنِب لذا قمتُ بوضع جهاز تعقّب بجيبه

Beni doğruca büyük, kötü kurda götürecek.
سيقودني مباشرة إلى الذئب الكبير السيء

Julian De Vos beni Thomas Shaw'a götürecek.
جوليان دي فوس سيقودني الى توماس شو

Beni Efendi'ye mi götürecek?
وهو سيقودني إلي السيّد ؟

Beni eve o mu götürecek?
هل سيقودني إلى المنزل؟

Ona götürecek adamı bekliyordum.
كنت بإنتظار الرجل ! الذي سيقودني إليه

Beni ona götürecek mi?
هل سيقودني اليه؟

Devam etmeliyim. Beni Malin'e götürecek.
سيقودني إلى مالين.

Yaratık beni ona götürecek.
المخلوق سيقودني له

Giderim. Beni Kate'e götürecek.
(سأفعل ذلك ، سيقودني إلى مكان تواجد (كيت

Onlarla geçinemediğimi biliyorum ama bir çeşit içime doğma, kan bağı olmalı beni onlara götürecektir.
... أعرف أنني لم أكن معهم منذ فترة لكن يجب أن يكون هناك نوع من الحدس ... بعض من رابطة الدم - والذي سيقودني بطريقة ما إليهم

Bunun beni nereye götüreceğini bilmesem de.
حتّى إن لم أكن متأكدة ، أو أن أعرف إلامَ سيقودني

Beni nereye götüreceğini biliyordun.
إلي أين سيقودني ، كان لديك كل الأجوبة وتظاهرت بعدم المعرفة