ويكيبيديا

    "سَرقَ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • çaldı
        
    • çalmıştı
        
    • çalmış
        
    • çalan
        
    • çalıntı
        
    Sadece 20 altın çaldı. Bağırmaya değmez. Open Subtitles لقَد سَرقَ 20 ريو فَقَط لا حاجةَ للانفِعال
    Yıldızları bulamadı, benim tarağımı çaldı. Open Subtitles انة لا يَستطيعُ أَنْ يَجدَ النجومَ، لذا سَرقَ مشطَي.
    Yıldızları bulamayınca da benim tarağımı çaldı. Open Subtitles انة لا يَستطيعُ أَنْ يَجدَ النجومَ، لذا سَرقَ مشطَي.
    Şu cüce kaptan geçen yıl benim kız arkadaşımı çalmıştı. Open Subtitles ذلك الاعب خلف خط الوسط سَرقَ صديقتُي السَنَة الماضية
    Sana taksi ücretini borçluyum ama biri cüzdanımı çalmış. Open Subtitles أنا ما زِلتُ أَدِينُك تلك أجرةِ سيارةِ الأجرة، لكن شخص ما سَرقَ محفظتَي.
    Belki de bavullarımızı çalan adamdır? Open Subtitles لَرُبَّمَا هو الرجلُ الذي سَرقَ نا الحقائب؟
    Öyleyse elimizde çalıntı bir araba ve araba hırsızlığı sabıkası olan biri var. Open Subtitles حسناً لذا، عِنْدَنا a سَرقَ سيارةً وa رجل مَع a تأريخ سَرِقَة سياراتِ.
    - Bu çok uygunsuzdu. - Çalışmamı çaldı. Open Subtitles كَانَ ذلك خارج الخَطِّ , يا رجل لقد سَرقَ العملَ
    Zaten şampuanımı da çaldı ve sanırım tüm rahatlatıcı radyo kanallarımı da o değiştirdi. Open Subtitles لقد سَرقَ شامبوي أيضاً وأعتقد أعادَ تهيئة جميع محطات الإذاعة المريحة
    Çıplak bir Amerikalı adam balonlarımı çaldı. Open Subtitles رجل أمريكي عاري سَرقَ بالوناتي
    Bu o! Elmas kakmalı tarağımı çaldı o! Open Subtitles ذلك هو ذلك الرجلِ سَرقَ مشطَي الماسيَ
    Bir tilki çaldı ve pelerinin altına gizledi. Open Subtitles سَرقَ ثعلب وأخفاَه تحت عباءتِه.
    Matt çillerimi beyazlatmam gerektiğini söyledi, bunun için annesinin spa merkezinden bir krem çaldı ve getirdi, biz de yüzüme sürdük ve bir reaksiyon oldu. Open Subtitles مات قالَ بأنّني يَجِبُ أَنْ أُخفّفَ نمشَي، لذا سَرقَ بَعْض قشطةِ المادة القاصرةِ مِنْ حمام أمِّه المعدني، ونحن وَضعنَاه على وجهِي وأنا كَانَ عِنْدي ردّ فعل.
    Şu aptal sihirbaz flörtümü çaldı. Open Subtitles ذلك الساحرِ الأخرسِ سَرقَ تأريخُي.
    Ölmedi! Benim bedenimi çaldı. Open Subtitles انه لَيسَ ميتَ سَرقَ جسمَي
    Birisi uzaktan kumandayı ve bira fıçılarını çaldı. Open Subtitles سَرقَ شخص ما جهاز التحكم
    - O çocuk senin şekerini mi çaldı? Open Subtitles - هَلْ ذلك الولدِ فقط سَرقَ حلوكَ؟
    Downey bir kuryeden 500,000 dolarlık mücevher çalmıştı. Open Subtitles Downey سَرقَ 500,000$ في الجواهرِ مِنْ a ساعي.
    Dokuz Ejder Vuruşu'mu çalmıştı. Open Subtitles سَرقَ مني حركات التنانين التسعة
    O kitabı çalmış.'Hiçbitmeyen Hikaye'de' aynen öyle yazıyor. Open Subtitles لقد سَرقَ الكتابَ. يَقُولُ لذا في ' قصّة بلا نهاية '.
    Shawn Fanning kolejde oda arkadaşıymış ve fikrini çalmış. Open Subtitles قالَ شون كَانَ شريكه في غرفت الكليَّةِ وقد سَرقَ فكرتَه.
    Yiyeceklerini çalan polisler için kötü oldu. Open Subtitles سيئ جداً للشرطة الذي سَرقَ غذائَه.
    Anthony'nin bana çalıntı bir bilet verdiğini söylüyorlar. Open Subtitles أنا لا أَعْرفُ ما العمل. يَقُولونَ الذي anthony أعطاَني a سَرقَ تذكرةً.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد