Ecdadımın bana öğrettiği çok değerli bir şey var Lala. | Open Subtitles | هناك شئ مهم جدا علمنى أياه معلمى |
Ecdadımın bana öğrettiği çok değerli bir şey var lala. | Open Subtitles | هناك شئ مهم جدا علمنى أياه معلمى |
Yani, bireyler bir araya geldikleri ve kendilerini birleştiren bir şey buldukları zaman, bireylerin yeterliliklerinden daha büyük bir şey ortaya çıkar. ve sonra çok önemli birşey olur. | TED | لذا عندما يأتي الناس معاً ويجدون شئ يجمعهم ويكون أعظم من منافساتهم الفردية، عندها يحدث شئ مهم للغاية. |
Demek istediğim, birinin sağlığı üzerine olabilir, birinin kariyeri üzerine olabilir, birisi için önemli bir şey olabilir. | TED | أعني، قد تكون صحة شخص ما، قد تكون عمل شخص ما، شئ مهم بالنسبة لهم. |
Tabi ki, çoğunlukla bunları uygulamaya koyacağımız zamanlar gerçekten önemli bir şeyler olduğu zamanlardır. | TED | بالتأكيد عندما تريد تطبيق هذه الأدوات عندما يكون لديك شئ مهم لتفعله |
çok önemli şeyler, ama ben başka bir soru var olduğu eminim. | Open Subtitles | حسنا . أنا متأكدة أن هذا شئ مهم لكن عندى سؤال آخر |
Benim için çok önemli bir şeyi aramak için dünya kadar yol yaptım. | Open Subtitles | لقد قطعت نصف الكرة الأرضية لأحصل علي شئ مهم بالنسبة لي |
Muhtemelen içinde değerli bir şey olduğunu düşünmüşlerdir. | Open Subtitles | ربما طنوا ان بداخلها شئ مهم لا أعرف |
Gerçekten de çok önemli birşey söylemek istiyorsun da birşey buna engel oluyor gibi. | Open Subtitles | يبدو أن لديك شئ مهم و لا يمكنك إخباري لسبب ما |
Bekle, sana söylemem gereken önemli birşey var. | Open Subtitles | إنتظرى، هناك شئ مهم يجب أن أخبرك به، حسناً؟ |
Cadı doktorun dikkatine sunmanı gerektirecek kadar önemli bir şey bulmana çok şaşırdım. | Open Subtitles | أنا أعجب أنك وجدت شئ مهم جداً . يستحق إهتمام طبيبة مشعوذة |
önemli bir şey sormak istiyorum, ama gerçeği söyleyeceksin. | Open Subtitles | أريد أن أسألك عن شئ مهم وأريدك ان تجيبنى بالحقيقة ماذا؟ |
Ve bence bu gerçekten önemli bir şey. | TED | في الواقع اظن ان هذا شئ مهم جداً. |
Sindirim sistemindeki detaylara bakmadan önce anlamamız gereken çok önemli bir konu var. | Open Subtitles | حسناً، قبل ان نتعمق في الجهاز الهضمي هناك شئ مهم يجب علينا فهمه |
Ama bu kadar önemli bir şeyi nişamlımla yapmak için beklediğim için mutluyum. | Open Subtitles | لكنى سعيدة جداً أننى انتظرت لأفعل شئ مهم مع خطيبى |
Yaşlanmanın dostluk kadar önemli bir şeyi etkilemesine neden izin verelim? | Open Subtitles | انقضاء العمر لهوا تأثير شئ مهم مثل الصداقه |