Bu iki askeri Ramon'a karşı şahit olarak kullanırsak devlet, Rojoları kasabadan sürer. | Open Subtitles | بوجود هذين الجنديين الذين كانا شاهدين ضد رامون بامكان الحكومة تسليم المدينة للروجو و عصابتهم. |
Bu iki askeri Ramon'a karşı şahit olarak kullanırsak devlet, Rojoları kasabadan sürer. | Open Subtitles | بوجود هذين الجنديين الذين كانا شاهدين ضد رامون بامكان الحكومة تسليم المدينة للروجو و عصابتهم |
Normalde kimse kimseyi gammazlamaz şimdi aynı cinayeti iki farklı katille anlatan iki farklı görgü tanığım var. | Open Subtitles | في العادَة لا أحَد يشي بأحَد الآن لديَ شاهدين مُختلفين يتعرّفان على مُشتبهين مُختلفين في نفس الجريمَة |
Tanrı'dan korkan şu Hıristiyanların nikahına şahitlik etmek üzere bir araya geldik. | Open Subtitles | لنكون شاهدين في وقتٍ قصيرٍ جداً زواج هذين المسيحيين المؤمنين |
Burada kalbimi oğluma vasiyet ettiğim yazılı ve imzalamak için iki şahide ihtiyacım var. | Open Subtitles | تقول إنى أترك قلبي إلى إبني وأحتاج شاهدين للتوقيع |
Kim birini öldürmek için üç tanığın olduğu kapalı bir alanı seçer ki? | Open Subtitles | وللأسف لدينا أربع شاهدين على الجريمة |
Çünkü seni o sokağın yakınında gören tanıklarım var. | Open Subtitles | لإنني لدي شاهدين يأكدون أنهم شاهدوكي قريباً من الزٌقاق. |
Leonard'ı kamyonetin arkasından attıklarını gören tanıklarımız var ve bunlardan biri plakanın ilk üç numarasını görmüş. | Open Subtitles | أنظري, لدينا شاهدين اللذان, شاهدا شاحنة مارّة وشاهدا ليونارد يُرمى بعنف من الخلف، |
şahit ol Zaman Lordu, şahit ol insanoğlu. | Open Subtitles | قف شاهدا تايم لورد قفوا شاهدين أيها البشر |
Ben anakaraya birkaç şahit götürelim dedim, sen ailecilik oynamak için bu boktan sirkte ısrar ettin. | Open Subtitles | أردت أن نأخذ قاربا إلى اليابسة مع شاهدين ولكنك أصريتي على هذا السيرك لتلعبي دور العائلة السعيدة؟ |
Çoğunuz onu bu odada kafamı uçurmaya çalıştığına şahit oldu. | Open Subtitles | معظمكم كانو شاهدين على محاولاته لقتلي في هذه الغرفة |
Bildiğime göre iki tane şahit olmalıydı. | Open Subtitles | أتذكر أنه كان هنالك شاهدين "في كتاب "الوحي |
- İki şahit var. | Open Subtitles | لدي شاهدين على المرسى |
Onlar şa... şa... şahit olacak. | Open Subtitles | سيكونوا شا.. شا.. شاهدين |
Çünkü yemin eden iki görgü tanığı Madoff'un 10 saniye havada kaldığını sonra yere bakıp çakıldığını söyledi. | Open Subtitles | لأنني لدي شاهدين يقسمان أن هذا الرجل طفى في الهواء لعشر ثوانٍ ثم نظر إلى الأسفل وسقط |
Kanıt, itiraf ya da görgü tanığı olmadığı sürece dava falan yok. | Open Subtitles | و بدون أدلة ثبوتية أو إعتراف و شاهدين ليس هناك قضية |
Seni, Manheim'ın arabasının altında gören iki görgü tanımız var. | Open Subtitles | لدينا شاهدين ، شاهدوك أسفل سياره مانهايم. |
O hâlde bugün buraya toplanmakla, hep beraber bu törene şahitlik... | Open Subtitles | إذن نحن متجمعين اليوم هنا جميعنا شاهدين على هذه الطقوس.. |
Tüm evliliklerin en uğursuzuna şahitlik edeceğiz. | Open Subtitles | سنكون شاهدين على حدث فعلا غريب . |
Evet ve iki şahide göre, bir çeşit ışık yayıyormuş. | Open Subtitles | {\pos(192,230)} أجل، وحسب شاهدين إثنين، يشع منه ما يشبه الضوء. |
İki tanığın önünde söz veriyorum. | Open Subtitles | أعطيتكما وعداً أمام شاهدين |
Benim de tanıklarım var. | Open Subtitles | لأنني أمتلك شاهدين أيضاً |
Leonard'ı kamyonetin arkasından attıklarını gören tanıklarımız var. | Open Subtitles | أنظري, لدينا شاهدين اللذان, شاهدا الشاحنة تمر وشاهدا ليونارد يُرمى بعنف من الخلف. |
Neden tanıklık eden insanlara güvenmiyoruz? | Open Subtitles | لماذا لا يمكننا الثقه في الناس لنجعلهم شاهدين ؟ |
İki tanık kadını olay mahallinde mi görmüş yani? | Open Subtitles | أتعنى مع وجود شاهدين رآها وهى تتسكع فى المكان ؟ |