İki ayrı hindi yemeği, iki ağaç, mağazada değiştirilmek üzere iki farklı hediye. | Open Subtitles | ديكيين روميان .. شجرتين وطالتان من الهدايا |
Bahçeye girerken, atı... iki ağaç arasına gerilmiş tele takılıp düşmüştü. | Open Subtitles | بدخوله للحديقة حصانه تعثر بسلك مربوطاً بين شجرتين |
Bir ağaç, iki ağaç, üç ağaç, dört ağaç, beş ağaç,.. | Open Subtitles | شجرة ، شجرتين ، ثلاث شجرات ، اربع شجرات ، خمس شجرات |
Harabeye dönmüş bir yapı ve bulunduğu yerdeki iki ağacın arasında kalmış. | Open Subtitles | يبدو متهالكا يقع بين شجرتين كبيرتين في حقل |
Herhalde kendisini iki ağacın arasına gerip sonra da ortadan yok oldu! | Open Subtitles | لا يمكنه أن يربط نفسه حول شجرتين و ثم يختفي لوحده |
Neredeyse önünden geçip gidecektik ama sonra arkaya dönüp baktım ve iki ağacın 'X' şeklinde durduğunu görüp, "İşte X bu" dedim. | Open Subtitles | لقد تجاوزناها تقريباً ولكن نظرت للخلف بالصدفة "X"ورأيت شجرتين تمثلان شكل |
2.600 dolar ve İsrail'de üç ağaç verebilirim. | Open Subtitles | يمكنني أن أدفع 2600 دولار و شجرتين في إسرائيل |
Bir ağaç, iki ağaç, üç ağaç, dört ağaç,.. | Open Subtitles | شجرة ، شجرتين ، ثلاث شجرات ، اربع شجرات ، خمس شجرات |
Henry bak...iki ağaç yan yana büyürken şayet biri diğerinin gölgesi yüzünden büyüyemiyorsa kanatlarını açıp gitmek isteyebilir. | Open Subtitles | (هنري)، عندما نزرعُ شجرتين بجوار بعضهما البعض، وأحد الشجرتين لا تسطيع النمو في ظل الآخرى، ربما قد تُريد نشر أجنحتها. |
Ve sonra, hayvanı, iki ağacın arasına asar... | Open Subtitles | وهناك... أعلقه... بين شجرتين |