| Normal bir adamdı. Bay Skinner söyleyene kadar da Önemli biri olduğunu fark etmemiştim. | Open Subtitles | لم أدرك أنه شخص هام حتى نبهني السيد سكينر |
| Seninle tanıştırmak istediğim çok ama çok Önemli biri var. | Open Subtitles | لديّ شخص هام هام جداً، وأريدك أن تقابله. |
| Önemli biri. Arabistan'ın lideri o. | Open Subtitles | هو شخص هام هو قائد جزيرة العرب |
| Benim için çok Önemli biri haline geldin ve bir gün arkadaş olabileceğimizi ümit ediyorum. | Open Subtitles | أصبحتِ شخص هام لي ...و وآمل أنه بيوم ما نصبح أصدقاء |
| Ağabeyi de Önemli biri ama kız daha fazla bir şey söyleyemedi. | Open Subtitles | His brother's some sort of a big shot, too, but the girl couldn't tell me about him. ، أخوه أيضاً شخص هام . لكن الفتاة لم تستطيع إخبارى عنه |
| Önemli biri olduğumu bilmesini istiyorum. | Open Subtitles | أريده أن يعلم أنني شخص هام |
| Önemli biri mi demek istedim. | Open Subtitles | أعني شخص هام |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 