Kardeşi David ülkenin Doğu'sunun en iyi birkaç üniversitesine... ..kısa süreler için devam etti... ..ve birkaç kez daha da kısa süreler için evlendi. | Open Subtitles | أخوه ديفيد درس في عدة جامعات شرقية متميزة لفترات قصيرة وتزوج عدة مرات لفترات أقصر |
Çok ufak bir komisyon karşılında... sizin, ailenizin ve tabii liderlerinizin... gizlice İtalya'dan çıkarılıp sizin gibi önemli kişilerin... baş tacı edileceği bir Doğu ülkesine götürülmenizi ayarlayabilirim. | Open Subtitles | مقابل عمولة صغيرة يمكنني أن أرتب لك و لعائلتك و لقوادك بالطبع لتخرجوا مع البضائع من إيطاليا و تنقلوا لمدينة شرقية |
Bir Doğu İmparatorluğu kurmak kaosa yol açacaktır! | Open Subtitles | امبراطورية شرقية ، إنك سوف تحدثين الفوضى |
O Hip'ti. Hai Fat'den hala bir iz yok. Her araştırma için doğulu kibar bir ret geliyor. | Open Subtitles | ما زالَ هاي فات لم يبعث اشارة كُلّ سؤال ياخذ مناوشة شرقية مؤدّبة. |
doğuya özgü gecenin nameleri şafakta biter. Ve sabah... | Open Subtitles | انشودة ليلة شرقية تنتهى فى الفجر ،،، و ها هو الصباح |
Yani 1 Batı Markıyla 7 veya 5 Doğu Markı alabiliyorduk. | Open Subtitles | حيث تتلقى 7 أو 5 ماركات ألمانية شرقية مقابل مارك غربي واحد |
Tahliye olduktan sonra papaz olup, Protestanlığı ve Doğu dinlerini öğretmeye başlamış. | Open Subtitles | إيصاء هجين إنجيلي وأديان شرقية. إدّعى أعلى طائرة وجود |
Sana lamalar üzerinde denenmiş bir Doğu tekniği öğreteyim. | Open Subtitles | اسمع، سـأعلمك طريقة شرقية كان يمارسهـا الرهبان البوذيون. |
Kesinlikle bir hayalet var. Genç, Doğu Avrupa'lı bir kadın. | Open Subtitles | إننا بالتأكيد لدينا شبح إنها شابة أوروبية شرقية |
Bence sen hayatımda tanıdığım en komik, en seksi ve en gerçek Doğu Londra hatunusun ve farketmediysen söyleyeyim ben kolay vaz geçmem. | Open Subtitles | وواقعية شرقية والأكثر شهوانية على الإطلاق وفي حال إن لم يفلح الأمر فأنا لا أستسلم بسهولة |
Üniformanı giydirerek, bir Doğu Alman ajanını Amerikan Konsolosluğu'na getirdin. | Open Subtitles | قُمتي بإحضار جاسوسة المانية شرقية الي القنصلية الامريكية مرتديةً زيك الرسمي |
Sapık katil değil bir Doğu kaplumbağası karnını doyurmuş sadece. | Open Subtitles | إنّه ليس قاتلا مختلا بل مجرد سلحفاة نهاشة شرقية تتناول وجبة صغيرة. |
birçok Doğu Avrupa ülkesinde birinci sıraya çıktı. | Open Subtitles | فبلغت المرتبة الأولى في بلدان أوروبية شرقية عدّة. |
Komutanım Doğu bloğunu temizlemesi için memur gönderdiniz mi? Hayır. | Open Subtitles | سيدي ، أرسلت ظباط للربعية الشمال شرقية ؟ |
Komutanım Doğu bloğunu temizlemesi için memur gönderdiniz mi? Hayır. | Open Subtitles | سيدي ، أرسلت ظباط للربعية الشمال شرقية ؟ |
Bu sahiden bir 20 dolarlık Doğu Almanya saati. | Open Subtitles | ...هذه حقاً ساعة ألمانية شرقية بـ 20 دولار |
Doğu Avrupa'lı olduklarını düşünüyoruz. | Open Subtitles | نعتقد بأن جنسيتهم أوربية شرقية |
doğulu bir şeyler Çince mi bu? | Open Subtitles | إنها كتابة شرقية أو من هذا القبيل أهي صينية؟ |
Parlak renkler giyiyorlar, pembe ve mavi, doğulu elbiseler gibi." | TED | "يرتدون الوان براقة ،زرقاء و وردية" "كالملابس شرقية" |
Büyüme sadece batı tarzı binalarla değil, işe aldığımız Zen inancına sahip kişilerle ve diğer doğulu filozoflarla da olacak. | Open Subtitles | لَيسَ بالتراكيبِ الغربيةِ التقليديةِ، لكن بإسْتِخْدام إعتقاداتَ Zen مُتَأَكِّدة وفلسفات شرقية أخرى. |
Ajan Park ve ben iki timle doğuya ve batıya gidiyoruz. | Open Subtitles | أنا و العميل بارك سنقود فرقتين شرقية و غربية |
Bir çeşit... güzel, oryantal, Japon felsefesine inanıyordu. | Open Subtitles | ...كانت لديه فلسفة حياة يابانية و شرقية جميلة... |