Eythor Bender: Endüstri ortağımız ile birlikte bu cihazı yani bu yeni dış-iskeleti bu yıl piyasaya sürmeye hazırız. | TED | إيثور بيندير : نحن جاهزون مع شريكنا التجاري لكي نقدم هذا الجهاز كهيكل انسان خارجي هذا العام |
Dostumuz ve iş ortağımız, Hyman Roth, haberlerde. | Open Subtitles | صديقنا و شريكنا هايمن روث ظهرت أخبارة فى الصحف هل سمعت بذلك ؟ |
Dostumuz ve iş ortağımız, Hyman Roth, haberlerde. | Open Subtitles | صديقنا و شريكنا هايمن روث ظهرت أخبارة فى الصحف |
Önce Buy More zapt ettiler, Ortağımızı çaldılar şimdi de üssümüzü işgal ediyorlar. | Open Subtitles | أولاً يستولون على الباى مور وبعدها يسرقون شريكنا والأن يستولون على قاعدتنا |
Ortağımızın, içinde bulunduğum binayı havaya uçurma planlarından senin de haberin yoktu herhalde? | Open Subtitles | هل أستطيع القول أن شريكنا لم يخبرك عن خطته لتفجير مبنى كنت بداخله؟ |
Sevgili arkadaşımız ve iş ortağımız Hyman Roth, haberlere çıkmış. | Open Subtitles | صديقنا و شريكنا هايمن روث ظهرت أخبارة فى الصحف |
Dostumuz ve iş ortağımız, Hyman Roth, haberlerde. | Open Subtitles | صديقنا و شريكنا هايمن روث ظهرت أخباره في الصحف |
Derek bizim ortağımız. Onun için iyi olan ne ise, bizim için de o. | Open Subtitles | ديريك شريكنا والجيد بالنسبة له جيد لنا ايضا |
Tam da yeni ortağımız tanışmaya geleceği sırada. | Open Subtitles | أعلم، ربما يجب أن أقوم بهذه الأمور بنفسي، وربما شريكنا الجديد سيتفهم |
Yönetici ortağımız teknolojinin yasal işlere biraz ilham vermesini istedi. | Open Subtitles | شريكنا في الإدارة يريد أن يحقق شيء ذلك الهامِ التقنيةِ إلى العالمِ القانونيِ. |
Önceki kıdemli ortağımız emekli olurken senin yerine beni yönetici olarak seçti. | Open Subtitles | وعندما تقاعد شريكنا الرئيسي قام بإختياري بدلاً عنك |
Bu mantıkla hareket edersek o zaman yeni ortağımız Dr. Dreessen da katılmalı. | Open Subtitles | حسناً، إذا كنت تتّبع هذا المنطق، يجب على شريكنا الجديد الدكتور دريسين المشاركة أيضاً. |
Nedenini anlamak için bilim ortağımız Ulusal Deniz Memelileri Laboratuvarı bazı anne fokların derilerine GPS etiketi yapıştırdı. | TED | وحتى نفهم السبب، قام شريكنا العلمي في المختبر الوطني للثدييات البحرية بتثبيت أجهزة تتبع على بعض الفقمات الأم، بلصقها على فرائهم. |
Washington'daki ortağımız konuyu incelemiş mi? | Open Subtitles | له شريكنا في واشنطن نظر في هذا؟ |
Şimdi de sizlere, önümüzdeki 40 yıl yanımda duracak adamı takdim edeyim Sanat yönetmenimiz ortağımız, baba, koca ve bir dost. | Open Subtitles | و الآن ، اسمحوا لي أن أقدم الرجل الذي سيقف جنباً إلى جنب معي على مدى الأربعين سنة القادمة مديرنا الإبداعي ، و شريكنا الأب ، الزوج و الصديق |
Yeni mali ortağımız olmayı düşünüyor. | Open Subtitles | انه يفكر ان يكون شريكنا المالي |
ortağımız, Geyer Yatırım, senelik oyun gelirinin.... ...10 milyon doları aşacağını ön görüyor. | Open Subtitles | شريكنا شركات " غاير " يعرض حصة سنوية من إيرادات اللعب ستتجاوز العشرة ملايين |
ortağımız yine de memnun olur. | Open Subtitles | شريكنا يجب أن يكون مايزال راضي جدا |
Ortağımızı hapse attırdın ve şimdi bizden bir iyilik mi istiyorsun? | Open Subtitles | أنت ألقيت شريكنا في السجن والأن تريد خدمةٌ منا ؟ |
Ortağımızın tüm izin ve ruhsatları var. | Open Subtitles | شريكنا لديه كل التصاريح والتراخيص |
Diğer partnerimiz ise East Meets West (Doğuyla Batının Buluşması). Bu, teknolojiyi o çevredeki fakir hastanelere dağıtan bir Amerikan kurumu. | TED | شريكنا الآخر ايست ميتس ويست. هذه مؤسسة أمريكية توزع التقنية للمستشفيات الفقيرة حول تلك المنطقة. |
Bilirsin ortağımızla bazı sorunlar yaşıyoruz ama işin parası güzel gerçekten güzel. | Open Subtitles | حسناً، أنتَ تعلم لدينا بعض المشاكل، مع شريكنا . ولكنَ العائدَ الماديّ مربحٌ للغاية |