| Evet. Sanırım bir robotun halk şarkıcısı olmak istemesi için çılgın olması lazım. | Open Subtitles | أجل، لا بد للروبوت أن يكون مجنوناً ليرغب بأن يكون مطرباً شعبياً. |
| halk müziği ondan önce hiç böyle olmamıştı. | Open Subtitles | هذا ليس شعبياً, هذا ليس روك لكن الطريق الجديد في القول كما هو |
| halk sanatı olabilir. Hala üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | .ربما تعد فناً شعبياً لم أنته من العمل عليه أيضاً |
| Tedavi yıllardır çok popülerdi ama gözden düştü. | Open Subtitles | كانَ هذا العِلاج شعبياً لسنوات طويلة و لكنهُ لم يعُد مُفضلاً الآن |
| Dediğim gibi, herkes arasında çok popülerdi hem öğrenciler hem fakülte içinde. | Open Subtitles | كما قلتُ، كان شعبياً بين الجميع... الطلاّب وهيئة التدريس كذلك. |
| Bu şeyleri mevcut hale getirmeye başladık, ve gerçekten de popüler hale geliyorlar. | TED | لذلك بدأنا بجعل ذلك متاحاً و نما بحيث اصبح شعبياً |
| Bazı çatlaklara göre bu adam bi halk kahramıydı. | Open Subtitles | إنه يعد بطلاً شعبياً للمهووسين |
| Bu arada, D.B. Cooper bir anda halk kahramanı oluverdi Johnny Carson fıkrasının esprili son cümlesindeki gibi. | Open Subtitles | في غضون ذلك، أصبح (دي. بي. كوبر) بطلاً شعبياً... |
| Bracken artık bir halk kahramanı. | Open Subtitles | أصبح (براكن) الآن بطلاً شعبياً. |
| Çirkin Jerry varken Jerry popüler oldu. | TED | عندما كان جيري القبيح موجوداً، كان جيري شعبياً. |
| Çirkin Tom varken Tom popüler oldu. | TED | حينما كان توم القبيح موجوداً، كان توم شعبياً. |