Seni sergide gördüğümde diğer tarafta çok güzel dudakların olduğunu fark ettim. | Open Subtitles | تعرفين حين رأيتك في المعرض لاحظت أن لديك شفتين جميلتين |
Çok güzel ince dudakların var. Ve elmacık kemiklerin. | Open Subtitles | لديكِ شفتين جميلة و وجنات بارزة. |
Çok güzel dudakların olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | حسناً , لقد كنت ... أفكر و حسب في أن لديك شفتين رائعتين , هذا كل شيء |
Yani, emmek için güzel, kalın, seksi dudaklar istemediğimizi düşünüyorsun, | Open Subtitles | ألا تفكرون بأننا نريد أن نقبل شفتين عريضتين جذابتين، |
Kare çene, siyah beyaz saçlar, dolgun dudaklar. | Open Subtitles | فك مربع، شعيرات لحية بيضاء وسوداء شفتين مكتنزتين |
Güzel bir yüzü ve tam benlik dudakları var ama ben kızıl saçlıyı alacağım. | Open Subtitles | نعم لديها وجه جميل و شفتين ممتلئتين و يعجبني ذلك لكني سآخذ ذات الرأس الأحمر |
Sadece çok güzel dudakları olduğunu söyledim. | Open Subtitles | قلت سوى أن لديها شفتين جميلتين |
Çok yumuşak dudakların var. | Open Subtitles | لديك حقا شفتين ناعمتين |
dudakların mükemmel. | Open Subtitles | لديك شفتين مثاليتين! |
dudakların gül gibi. | Open Subtitles | شفتين كالورد |
İşte bu yüzden bu kadar önemli dudaklar | Open Subtitles | و لهذا السبب نحن نحتاج بشدة إلى شفتين |
İşte bu yüzden bu kadar önemli dudaklar | Open Subtitles | و لهذا السبب نحن نحتاج بشدة إلى شفتين |
Bu yüzden kadınlar gibi sarkık dudakları var. | Open Subtitles | ..ولهذا السبب هو لديه شفتين مثل المرأة |
dudakları olmak zorunda mı? | Open Subtitles | هل عليه أن يكون لديه شفتين ؟ |
dudakları olmayan bir inek. | Open Subtitles | بقرة بلا شفتين |