- Tesadüf değil! Tesadüf, aynı anda iki kızla çıkarken kardeş olduklarını öğrenmektir. | Open Subtitles | الصدفة هي مواعدة فتاتين في نفس الوقت و من ثم الإكتشاف أنهما شقيقتان |
Ve orada, ilk defa, diğer dini geleneklerle karşılaştım: Yahudilik ve İslam, Hristiyanlığın kardeş dinleri. | TED | وهناك وللمرة الأولى واجهت التقاليد الدينية الأخرى: اليهودية والإسلام وهما ديانتان شقيقتان للمسيحية. |
Ve onu kandırmak çok da zor olamaz. Çünkü beni kandırmak çok kolaydır ve biz kardeşiz. | Open Subtitles | سيكون خداعها سهلاً، لأنّي بارعةٌ في الخداع، كما أنّنا شقيقتان. |
Aslında annenin iki kız kardeşi vardı. | Open Subtitles | في الحقيقة، كانت لديها شقيقتان |
Demek Joseon'da da Hong Se Na'yla öz kardeştiniz. | Open Subtitles | اذاَ كما كنتما فى جوسون انتِ وهونج سى نا شقيقتان حقا |
Gerçek kız kardeş değil, üvey demek istedim. | Open Subtitles | أقصد ليس شقيقتان ولكن أختان بالتبني |
- Kan kardeşiyiz. | Open Subtitles | نحن شقيقتان. |
Başından beri öz kardeş olduğunuzu bilseydiniz böyle tek başına mücadele etmek zorunda kalmazdınız. | Open Subtitles | ان كنتِ تعرفين انكما شقيقتان حقا لما كنتِ ستعانين من كونك وحيدة للغاية يا باق ها |
Aslında bunlar iki kardeş. İkisi de onlara yardım etmeme pek izin vermiyorlar. | Open Subtitles | إنّهما شقيقتان بالواقع، وكلتاهما لا تسهّل عليّ المساعدة. |
Yaşları birbirine çok yakın olan iki kız kardeş. | Open Subtitles | عندما تكون هناك شقيقتان متقاربتان جداً في السن |
İki sarışın WASP kız kardeş. | Open Subtitles | .نعم بكل تأكيد شقيقتان شقراويتان |
Sen kafanı takma. Biz kardeşiz ve kardeşlerin sırları olur. | Open Subtitles | لا عليك، نحن شقيقتان والشقيقات لديهن أسرار |
- Neyi kastettiğimi biliyorsun. Biz kardeşiz ve onu seviyorum. Ama benim sihrim var. | Open Subtitles | نحن شقيقتان وأحبّها لكنْ لديّ هذا السحر |
Biz kardeşiz ve onu seviyorum. Ama benim sihrim var. | Open Subtitles | نحن شقيقتان وأحبّها لكنْ لديّ هذا السحر |
Annemin bize hiç bahsetmediği iki kız kardeşi mi vardı? | Open Subtitles | لوالدتي شقيقتان لمْ تتحدّث عنهما قطّ؟ |
Kurbanın iki kız kardeşi vardı. | Open Subtitles | المقتول عندهُ شقيقتان |
Sen ve Pak Ha önceki hayatınızda da kardeştiniz. | Open Subtitles | انت وباق ها كنتما اختين شقيقتان فى حياتكما السابقة |
Sen ve Pak Ha önceki hayatınızda da kardeştiniz. | Open Subtitles | حتى فى حياتكما السابقه كنت انت و باق ها شقيقتان بالدم |
Demek kuzen değil kardeştiniz. | Open Subtitles | ...إذن فأنتما لستما أقارب وحسب، بل شقيقتان |
...ama bu zamanda üvey kardeş olmanız beni rahatsız ediyor. | Open Subtitles | و فقط اختان غير شقيقتان فى هذا العصر |
- Kan kardeşiyiz. | Open Subtitles | نحن شقيقتان. |
kız kardeşim olduğunu söylemiştin, salak. | Open Subtitles | أنتِ إبنتي - نعم و أنت قلت أننا شقيقتان أيها الغبي - |