Bu Erotik coşku içerisinde aşıklar sonsuzluğa ulaşırlar. | Open Subtitles | في نشوة شهوانية وجد الناس اللانهاية و الخلود |
Hadi ama adamım, gerçekten Erotik şeylerin ortasındaydım. | Open Subtitles | بحقك يا رجل،أنا كنت في وسط قصة شهوانية حقاً |
Bu, bir sürü video oyununda görülen Şehvetli dişi karakter. | Open Subtitles | مولدر، تلك أيّ ثعلبة شهوانية خارج أيّ عدد ألعاب الفيديو. |
Sömürgeciler bu garip ve yeni tohum yükleriyle döndüklerinde, misyonerlerin Şehvetli yerel gelenek yazıları tohuma bir afrodizyak ünü vermişti. | TED | عندما عاد المستعمرون بشحنات الحبوب الجديدة الغريبة، أشاع المُبشّرون أنها تزيدُ من شهوانية السكان الأصلييين مما أُعطاها سمعة كمنشّط جنسي. |
Herhalde dudaklarınızın uzun, ateşli bir öpücükle birleşmesi de tesadüftü. | Open Subtitles | ..لقد كانت مصادفة, أفترض أن شفتيكما تلاقتا مصادفة بقبلة طويلة, متحمسة, شهوانية |
Gittiğin süre içinde sende olmayan şehvet düşkünlüğü artmış. | Open Subtitles | أرى أنّــكِ في الوقت الذي لم تكوني موجودة بهِ، أنتِ حصلتي على شهوانية لم تكُن لديكِ |
"Şehvetli, duygusal boşanmış bayan özel birini arıyor..." | Open Subtitles | "امرأة مطلقة بيضاء شهوانية تعشق الجنس تبحث عن رجل مميز يقضيا معاً ليالي مضيئة |
Erotik rüyalar serpiştirilmiş kuşkulu bir uykuya daldım. | Open Subtitles | غرقت في ظلام مقدع وانتشرت بفضول في أحلام شهوانية |
Dünyaya on bir yaşından beri hazırlandığım şeyi vereceğim Portnoy'un Feryadı'ndan beri çıkan ilk gerçek, edebi Erotik romanı. | Open Subtitles | سأعطي العالم ما كنت أحضّر له منذ أن كنت بعمر الحادية عشر أول رواية أدبية شهوانية |
Erotik oluyorum. Şişme yatağımı del. | Open Subtitles | أصبحت شهوانية, أثقب سريري المطاطي |
Ben... Erotik bir yumurtayım. | Open Subtitles | أنا بويضة شهوانية |
Ama Tyler'ın yazısı, çok başarılı bir roman yazarının kızıyla çok aşağılık ve Erotik bir ilişkisi amaçlayan bir gencin hikâyesini içeriyor. | Open Subtitles | لكن نص (تايلر) يتضمن كاتباً شاباً طموحاً و الذي لديه علاقة منحطة و شهوانية مع ابنة روائي ناجح جداً |
Erotik Öyküler mi? | Open Subtitles | ليس من شأنك قصص شهوانية |
Zayıf, kadınsı, Şehvetli hiçbiriniz de haddinizi bilmiyorsunuz. | Open Subtitles | ضعيفة ونسائية و شهوانية ولم تعرفي المكان اللائق بكِ |
Yalan söylediğin yerde, gerçeği söyle, bir çocuğa Şehvetli baktığın yerde, kalbinin yalnızca Tanrı'ya ait olduğunu bilmesine izin ver. | Open Subtitles | متى ماكذبت , اعترفي بالحقيقة متى ما أرسلت نظرات شهوانية لشاب دعيه يعرف أن قلبك ينتمي لله وحده |
Şu ana kadar çıktığım en ateşli kız olabilirsin! | Open Subtitles | . اجل, ربما تكونين اكثر الفتيات شهوانية من اللاتي خرجت معهن |
Arabasında da yapabilirsin. Ne kadar ateşli? | Open Subtitles | يمكنك الممارسة في سيارتها ما مدى شهوانية هذا؟ |
Ama sonra ateşli bir hal almaya başlıyor ve beni tırnaklarınla çiziyorsun | Open Subtitles | و ثم تصبح الامور شهوانية و تخدشينني |
Sığır pastırmasını, en çok şehvet uyandıran tuzlu pişirilmiş yiyecek olarak buluyorum. | Open Subtitles | أعتبر البسطرمة أكثر اللحوم المالحة شهوانية. |
Hayvansal bir şehvet yok. | Open Subtitles | لا يوجد عاطفة شهوانية |
Şuna bak. "Şehvetli ve duygusal" "Köpekleri sevmeli." Harika. | Open Subtitles | انظر لهذا "شهوانية تعشق الجنس محب للكلاب" مذهل |
Nasıl bir erkek delisi. | Open Subtitles | يا لها من شهوانية |