Size söylüyorum, şeytan dışında kim böyle bir şey yapabilir? | Open Subtitles | اقول , هذا الشيطان لا يستطيع عمل شىء كهذا بمفرده |
Seni böyle bir şey söyleyecek kadar iyi tanıdığımı zannetmiyorum. | Open Subtitles | لا اعتقد اننى اعرفك جيدا بعد حتى اقول شىء كهذا |
Beni çağırdılar çünkü daha önce böyle bir şey gördüm diye bilmek istediler. | Open Subtitles | لقد إستدعوني لأنهم أرادوا أن يعرفوا لو أني رأيت شىء كهذا من قبل |
Böyle bir şeyi nasıl imzalarım, onu bilmiyorum. | Open Subtitles | اسمع, لا أعرف كيف يمكننى التوقيع على شىء كهذا |
Dostum, ne olursa olsun, Böyle bir şeyi kesinlikle unutmam. | Open Subtitles | يارجل ,ليس من الصعب أن نحاول لا يمكننى أن أنسى شىء كهذا |
Evet, belki de bir düğün veya toplantı gibi bir şey için şehirdeydi ve kiraladı. | Open Subtitles | ربما قام بسرقتهم ايضا اجل,او ربما كان بالمدينه من اجل حفل زفاف او اجتماع او شىء كهذا,وربما قام بتأجيرهم |
Altı yaşıma gelene kadar böyle bir şeyin olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | لم أعتقد أنه حدث شىء كهذا حتى أتممت السادسة بعدها بدأت ألاحظ, أتعلمون |
Normal zamanlarda böyle bir şey yapmak mümkün değildi. | Open Subtitles | فى الأوقات العاديه ما كان للأحد أن يجرؤ على فعل شىء كهذا |
böyle bir şey yüzünden başın büyük derde girebilir, biliyor musun? | Open Subtitles | بنى , هل تدرك حجم المتاعب التى قد تنجم عن أختلاق شىء كهذا ؟ |
Başkanlık simgesini kurmak 200 yıl sürdü ve böyle bir şey için bunu parçalamayacağım. | Open Subtitles | لقد استغرق الامر مئتى عام لخلق رمز الرئاسة و لن أقوم بتشويهه بسبب شىء كهذا |
böyle bir şey yapabileceğini düşündüğünüz bir öğrenciniz oldu mu? | Open Subtitles | هل كان لديكى طالب تعتقدين انه قد يكون قادر على شىء كهذا ؟ شخص من طلابى ؟ |
böyle bir şey yapabileceğinden haberin var mıydı? | Open Subtitles | هل كنت تعلم أنها يمكن أن تفعل شىء كهذا ؟ |
böyle bir şey yapmanı istiyorum. | Open Subtitles | أطلب منك أن تفعل شىء كهذا. أطلب منك أن تفعل شىء كهذا. |
böyle bir şey ortaya çıkarsa onun geleceğine gerçekten büyük zarar verir. | Open Subtitles | إذا طرأ شىء كهذا يمكنه حقاُ , حقاُ تدمير مستقبلها |
Ki bu iyi bir şey ve hatta gösterişli de, tabii böyle bir şey olana dek ve sonrasında saçmalık oluyor. | Open Subtitles | وهو امر جيد و مرضى حتى يحدث شىء كهذا ثم يصبح الامر هراء |
Hayır, benim hatam. Böyle bir şeyi deneyeceğini bilmeliydim. | Open Subtitles | لا، إنها غلطتى، كان يجب أن أعرف أنها ستقدم على فعل شىء كهذا |
Böyle bir şeyi önce bizzat incelemeden yöneticimize sunmanıza izin vereceğimi sanmıyorsunuz herhalde. | Open Subtitles | أنت لا تعتقد أنى سأسمح بأن تعطى شىء كهذا "للمدير "هالبرن بدون أن أفحصها أولاً |
Böyle bir şeyi nasıl söylersin ? | Open Subtitles | كبف يمكنك ان تقول شىء كهذا ؟ |
Çifte randevu ya da onun gibi bir şey diyordu. | Open Subtitles | هى كانت تطلب ان نخرج فى موعد مزدوج او شىء كهذا |
böyle bir şeyin olabilme ihtimalini hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | انا لم اتخيا ابدا احتمالية وجود شىء كهذا |
Senatör Corleone. Başkan Corleone. Bunun gibi şeyler. | Open Subtitles | السيناتور كورليونى , الحاكم كورليونى شىء كهذا |
Konser için Avrupa'ya gitmem gerekiyor falan deyiver. | Open Subtitles | أخبره أنه لديك رحلة الى أوروبا لحضور اجتماع او شىء كهذا |
Balkabağı renginde ya da kırmızı bir şey... | Open Subtitles | كاللون العسلى أو شىء كهذا |