"شيء أكثر من ذلك" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Başka sorum
• fazlası
• fazlasını
• Başka bir şey
• daha fazla bir şey

Başka sorum yok.
لا شيء أكثر من ذلك

Başka sorum yok.
لا شيء أكثر من ذلك.

Tatlım, bir erkek bunu yapabiliyorsa, daha fazlası yoktur.
حبيبتي، إذا كان الرجل هو جيد في ذلك، لا يوجد شيء أكثر من ذلك.

Buradasın çünkü yanlış seçimler yaptın ve kalmayı seçtin çünkü daha fazlasını arıyorsun.
أنت هنا لأنك جعل الخيارات الخاطئة واخترت البقاء ل كنت تبحث عن شيء أكثر من ذلك.

Tedavi iyi gidiyormuş, elimizden Başka bir şey gelmez.
العلاج يسير على ما يرام لا يمكنك فعل أي شيء أكثر من ذلك

Babam Satürn'e giden bir uzay gemisi yaptığını söyleyebilirdi ama bu konuda daha fazla bir şey söylemezdi
والدي كان قد أخبرني أنهم يقومون ببناء سفينة فضائية وأنه كان سيذهب بها إلى زحل, لكنه لم يقم بإخباري أي شيء أكثر من ذلك.

Dövüştüğün şey vampirdi. Ama ondan biraz daha fazlası.
ما حاربتيه كان مصاص دماء ولكنه كان شيء أكثر من ذلك

Gördüğün hikayem için bir röportajdı, fazlası değil.
وما شاهدتيه لتوكِ ما هو إلا مقابلة عمل ولا شيء أكثر من ذلك

Ama bundan daha fazlası olması gerekmiyor.
ولكن ليس بالضرورة أن يكون أي شيء أكثر من ذلك.

Daha fazlasını istemek nankörlük olur.
سأكون ناكر للجميل أن أطلب شيء أكثر من ذلك.

Daha fazlasını kabul etmezdim.
يكن لدي وافقت على أي شيء أكثر من ذلك

Bundan fazlasını yapmayacağım.
لا شيء أكثر من ذلك

- Öyle umuyorum. - Başka bir şey olmadığına eminsin, değil mi?
أنا آمل ذلك , هل أنت واثق أنه لا شيء أكثر من ذلك?

Karşısındaki düşmanını, sadece yeteneklerini kullanarak öldürmek istiyor, Başka bir şey yok.
يريد، مثل، عدو ضده ويريد قتله من خلال مهارة، لا شيء أكثر من ذلك.

Ama artık Başka bir şey de yapmamalıyız.
ولكن يجب علينا ألا نفعل أي شيء أكثر من ذلك

Sadece gözlerimi açıyorum. daha fazla bir şey görmüyorum.
أنا أفتح عيني على آخرهما ولا أرى أي شيء أكثر من ذلك حقاً

Sadece istediğini yaptım. daha fazla bir şey yok.
لقد فعلت ما طلبته مني فحسب ، لا شيء أكثر من ذلك

- Ben bundan daha fazla bir şey söyleyemem .
- لا أستطيع أن أقول أي شيء أكثر من ذلك.