Aslında çok tuhaf bir şey hayal etmiştim. | Open Subtitles | في الحقيقة, لقد تخيلت شيئاً غريباً جداً |
Bilirsin, ben ayrılmadan önce Ross bana çok tuhaf bir şey söyledi. | Open Subtitles | أتعلم، لقد قال لي (روس) شيئاً غريباً جداً قبل رحيلي |
- Tom demin çok tuhaf bir şey dedi. - Jennifer. | Open Subtitles | (توم) قال شيئاً غريباً جداً للتو |
Buraya ilk çalışmaya geldiğimde başıma çok garip bir şey geldi. | Open Subtitles | حين جئت للعمل هنا أول مرة حدث لى شيئاً غريباً جداً |
Kurbanın üstünde çok garip bir şey buldum civa fülminat. | Open Subtitles | لذا، لقد وجدتُ شيئاً غريباً جداً على الضحيّة... فلمينات الزئبق |