Aklına gelen tek bir şey vardı. | TED | كان هناك شيئاً واحداً فقط تفكر في القيام به |
Görüyorsunuz ki, hepimiz kütleçekimin tek bir şey yapan bir kuvvet olduğu fikrine alışkınız, cisimleri birbirine çektiği fikrine. | TED | كما ترون ، فقد تعودنا ان الجاذبية هي قوة تفعل شيئاً واحداً فقط تسحب الاشياء مع بعضها |
Bana tek bir şey söyle, abur cuburlarını aldılar mı? | Open Subtitles | قل لي شيئاً واحداً فقط هل تناولوا وجباتهم ؟ |
Erkekler evlilik tavsiyesinde bulunduklarında, kadınlar bir tek şey duyarlar. | Open Subtitles | النساء تسمع شيئاً واحداً فقط عندما يعظها الرجل بشأن الزفاف |
Ve bir tek şey duymak istiyorum. | Open Subtitles | مهما تأخر الوقت حتى تخبرني شيئاً واحداً فقط |
Rahatla onlar sadece çizim, hayal etmek Sadece bir şey, ama bu hayvanlar öldürüldü, ve abini kesmeye kalkıştın. | Open Subtitles | -اهدأ إنها مجرد شخبرات من فتاة مراهقة -أنا أعرف شيئاً واحداً فقط هي قتلت كل الحيوانات و عليها الدماء التي تثبت هذا |
Ama bu burada işe yaramayacak bay Porter, çünkü ben sadece tek bir şey istiyorum. | Open Subtitles | لكن لن يجدي هنا يا سيد بورتر لأنني أريد شيئاً واحداً فقط |
Ruhlar bana tek bir şey söylüyor kocanız bir şey saklıyor. | Open Subtitles | الأرواح تخبرني شيئاً واحداً فقط.. زوجك يخفي شيئاً. |
Bu kadar güçlü yıldızları etrafında fıldır fıldır döndürebilecek tek bir şey vardı. | Open Subtitles | هناك شيئاً واحداً فقط قوي بمافيه الكفايه |
Seninkiler tek bir şey yapmak istiyor. | Open Subtitles | الرفاق يريدون فعل شيئاً واحداً فقط |
Inna tek bir şey söylüyor ve boktan ahırda yeri kazmaya başlıyorsun. | Open Subtitles | ~ الساحرة "ايينا " قالت شيئاً واحداً فقط وأنتم تذهبون للحفر في تلك الحظيرة اللعينة. |
Sen de çok iyi biliyorsun ki canım, beni mutlu edecek bir tek şey vardı. | Open Subtitles | عزيزتي , تعلمين جيداً بأن هناك شيئاً واحداً فقط يشعرني بالسعادة |
2. savaş sırasında Afrika'daki tüm şirketlerde çalıştı evine döndüğü zaman, gördü ki bildiği bir tek şey vardı savaşmak. | Open Subtitles | لقد خدم فى جميع الحملات الأمريكية الفاشلة فإنه يعرفُ شيئاً واحداً فقط وهى "الحرب" |
- Sadece bir şey söylemek istiyorum. | Open Subtitles | -أنا أريد أن أقول شيئاً واحداً فقط |
Sadece tek bir şey yapıyor, hanımefendi. | Open Subtitles | يفعلون شيئاً واحداً فقط ، سيدتي |