Bununla birlikte o sadece motorları olan Büyük bir kaya parçası. | Open Subtitles | بدون ذلك، انها مجرد صخرة كبيرة مع المحركات. |
Sizin gibi Büyük bir kaya olmadan benim hayatta kalmam ikansız | Open Subtitles | دون صخرة كبيرة مثلك، أنا لن أكون قادرة على البقاء على قيد الحياة |
Dereyi geç, karşına Büyük bir kaya çıkacak. | Open Subtitles | ثم اعبر الجدول فتواجهك صخرة كبيرة |
Eminim bir yerlerden koca bir taş buluruz. | Open Subtitles | أنا متأكد أنه يمكننا إيجاد صخرة كبيرة في مكان ما |
Ve son olarak içine daha fazla gaz girmeyeceğine emin olmak için büyük bir taş kullan. | Open Subtitles | وأخيرا ً, إستخدم صخرة كبيرة حتى تتأكد من عدم دخول الهواء |
Altına sığıp saklanabileceğim kadar büyük bir taş bulamayınca... | Open Subtitles | حسنٌ، لم أجد صخرة كبيرة بما يكفي لأزحف تحتها. |
Eğer öyle olsaydı, kocaman bir kaya Başımın üzer,ne doğru uçuyor olurdu. | Open Subtitles | إن كان لها كانت لتسقط علينا صخرة كبيرة من السماء الآن |
Ve buradan tek çıkış yolumuzu engelleyen kocaman bir kaya var. | Open Subtitles | وهناك صخرة كبيرة تغلق طريقنا الوحيد للخروج |
Çok Büyük bir kaya bu. | Open Subtitles | إنها صخرة كبيرة جداً |
- Büyük bir kaya arıyorum. | Open Subtitles | أبحث عن صخرة كبيرة |
Büyük bir kaya. | Open Subtitles | -The صخرة كبيرة. |
Altına sığıp saklanabileceğim kadar büyük bir taş bulamayınca... | Open Subtitles | حسنٌ، لم أجد صخرة كبيرة بما يكفي لأزحف تحتها. |
Buz gibi hava ve çaresizlikle, büyük bir taş buldum ve bodrum camını kırdım, cam kırıklarını topladım, içeri emekledim, bir parça mukavva buldum ve onu girdiğim yerdeki açıklığa bantladım ve sabah havalimanına giderken müteahhitimi arayıp tamir etmesini söylerim diye düşündüm. | TED | لذلك كنت يائسا وأشعر أنني أتجمد من البرد، وجدت صخرة كبيرة واستعملتها لتحطيم نافذة القبو قمت بإزالة قطع الزجاج المكسور وزحفت من خلالها وجدت قطعة من الورق المقوى واستعملتها لتغطية الفتحة قررت أنه في الصباح خلال طريقي إلى المطار يمكننى أن أتصل بالمتعهد واطلب منه اصلاح النافذة |
kocaman bir kaya. | Open Subtitles | صخرة كبيرة |