Gerçekten onun için zor bir yol oldu ve senin gibi birine ihtiyacı vardı. | Open Subtitles | بصدق كان طريق صعباً عليه جداً وهو يحتاج لشخصُ مثلك |
Bu onun için zor oldu. | Open Subtitles | كان ذلك صعباً عليه |
Her şey onun için zor oldu. | Open Subtitles | والذي كان كل شيء صعباً عليه |
Bir sürü yorucu işi yaparken, bu ona zor gelmiyordu. | Open Subtitles | مع كل ذلك العمل المتعب فلم يكون هذا صعباً عليه |
Çörek satan kızla, grafik gösteren kızla ve kahveci kızla başarısız oluşunu görmemden sonra bu ona zor gelirdi sanırım. | Open Subtitles | حسناً، أظن أن الامر سيكون صعباً عليه ،بعد أن رأيته يتغزل لفتاة الدونت وفتاة المؤثرات، وفتاة القهوة |
Yani, babasıyla ayrılığımız onun için çok zor oldu. | Open Subtitles | حسناً، من المؤكد انه حينما انفصلنا انا و والده، كان ذلك صعباً عليه للغايه. |
Evet, ama onun için bu çok zor oldu. | Open Subtitles | أجل , لكن هذا كان صعباً عليه |
Callie olmadan evlat edinilmekte onun için zor olmuştu ama bu birbirlerine olan yakınlığını değiştirmiyor. | Open Subtitles | أعتقد أن الأمر كان صعباً عليه أن يتم تبنيه بدون (كالي) ولكن هذا لا يغير مدى قربهما من بعضهما |
Bu onun için zor olmuştur. | Open Subtitles | لابد أن يكون ذلك صعباً عليه |
Bu dava onun için zor geçecek. | Open Subtitles | سيكون صعباً عليه |
Bunun onun için zor olduğuna eminim. | Open Subtitles | -أنا متأكد أنّ الأمر كان صعباً عليه . |