O minik ellerinle oynamak senin için zor olmalı, Yamamoto. | Open Subtitles | لابد أن الأمر صعب بالنسبة لك مع يديك الصغيرتين, ياماموتو |
senin için zor olduğunu biliyorum ama olayı polis raporlarından değil senden duymam gerek. | Open Subtitles | أعرف أن هذا صعب بالنسبة لك لكنى أحتاج نوعا ما أن أسمعها منك ليس من تقرير الشرطة |
Biliyorum senin için zor ama benim için bunu yapar mısın? | Open Subtitles | اعلم ان هذا صعب بالنسبة لك لكن افعلها من اجلي |
senin için zor olmasa gerek. | Open Subtitles | لا ينبغي أن يكون صعب بالنسبة لك. |
Bunun senin için zor olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أن هذا صعب بالنسبة لك. |
Cass, bunun senin için zor olduğunu biliyorum ve onun iyiliğini düşündüğün için seni suçlamıyorum. | Open Subtitles | كاس), أعلم أن هذا) صعب بالنسبة لك و لا ألومك للإنتباه لحالته الصحية |
- Eli, bunun senin için zor olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | (إيلاي)، أعلم أن هذا صعب بالنسبة لك |