Çıplak gözle görülemeyecek şekilde küçük sarı noktalarla basılır. Sahtecileri yakalamak için kullanılan eski bir FBI yöntemidir. | Open Subtitles | إنّها مطبوعة بنقاط صفراء صغيرة غير مرئيّة للعين المُجرّدة، إنّه أمر للمباحث يُستخدم لتعقب المُزوّين. |
- Ama terapiyle bir yılda başardığınızı küçük sarı hap bir günde yapabiliyor. | Open Subtitles | يمكن تحقيقة في يوم واحد بحبة صفراء صغيرة - التحدث ليس له آثار جانبية - |
Bana küçük sarı bir baget gibi verdiniz, sanki, "J.D. sen yeni bensin" der gibiydiniz. | Open Subtitles | أعطيتني إياه كعصا صفراء صغيرة كأنك تحاول أن تقول لي (جي دي)، أنت... ستكمل مسيرتي |
Zombi, küçük sarı çiçeklere denir. | Open Subtitles | الزومبي) هو وردة صفراء صغيرة) |
sarı bir kavanozda duruyor. | Open Subtitles | في جرة صفراء صغيرة |
Bir şey buldunuz mu peki? Garip ama sarı bir okul servis otobüsü buldum. Bunun da Aiden'ın olduğundan eminim. | Open Subtitles | غريب، لقد وجدت حافلة مدرسية صفراء صغيرة وواثق تماما ً أنها لـ(إيدن) |