Bu yüzden, alabileceğimiz kadar çok ileri düzey hazırlık dersleri almalıyız çünkü eğer ilk beş yüzdesine giremezsek, hayatta başarısız oluruz. | Open Subtitles | علينا أن نأخذ صفوف التقوية المتقدمه لأن إن لم نكن من ظمن أصحاب النسب العاليه فهذا يعني أننا فشلنا في الحياة |
Biraz sulu boya dersi almıştım ben de. | Open Subtitles | أنا أخذت بعض دروس الألوان المائية ألديهم صفوف فنية ؟ |
Uygulamayı, ders kitapları ile, okul sınıfları ile birleştiren öğretmenler var ve İngiltere'deki bir okul bu uygulamanın güzel bir örneği. | TED | فلدينا معلّمون بالفعل ربطوا كتب دراسية ، ومعلّمون ربطوا صفوف المدرسة ، وكمثالٍ رائعٍ على هذا مدرسةٌ في المملكة المتحدة |
Günümüzdeki tipik bir sınıfı düşünürseniz: Ben okula giderken, sıralarda otururduk. | TED | لذا فصورة المكان الأمثل للتدريس هذه الايام هي التي تراعي ذلك: في أيامنا عندما كنت اذهب الى المدرسة، كنا نجلس في صفوف. |
Gerçekten de ABD'de eşcinsel erkekler arasında 1980'lerde böyle bir değişim yaşandı. | TED | و في الواقع رأينا نوع من التغيير في الثمانينيات بين صفوف الشواذ جنسياً في الولايات المتحدة |
Okulda bilimden matematiğe, tarihten biyoloji dersine geçerken babam bu dünyadan gidiyordu. | TED | في المدرسة، تنقلت بين صفوف العلوم والرياضيات والتاريخ والأحياء، بينما تسللت روح أبي من الدنيا. |
Resim kursuna verecek param yok. | Open Subtitles | تعرف بأننى لا أستطيع تحمل أخذ أى صفوف فن |
Polis hattının ardında büyük bir meraklı kitle beklemekte. | Open Subtitles | وراء صفوف الشرطة هناك حشود ضخمة من الفضوليين والباحثين. |
Şu anda okul bölgemizdeki tüm yemek ve bahçe işleri derslerinden sorumluyum. | TED | أنا الآن مسئولة عن جميع صفوف الطهي وعن جميع صفوف الزراعة في مدارس المنطقة |
Eminim, bale, müzik dersleri ve o tarz işler yapmışındır. | Open Subtitles | اراهن بأنه كانت لديكِ صفوف بالي ودروس موسيقى وتراهات كهذه |
Mesela karete dersleri okçuluk çalışmaları, cebir kursu..! | Open Subtitles | على سبيل المثال, صفّ الكراتيه صفوف الرماية درس الجبر الخاص |
Her şeyi yaptık. Kürek çekme, dans dersleri... | Open Subtitles | لقد كنا نفعل كل شيء ، كما تعلمين نمارس التجديف و صفوف الرقص |
Temel Fen dersi alman gerekebileceği hiç aklına gelmedi mi? | Open Subtitles | قَدْ تحتاجُين لأَخْذ بعضِ صفوف العِلْمِ الفعليةِ؟ |
Birinci sınıf edebiyat dersi alacak dört sınıf var, toplam 150 öğrenci. | Open Subtitles | أربع صفوف لمبتدأي الأنكليزية حوالي 150 طالبا فيها |
Çok çömlek dersi aldın mı? | Open Subtitles | نعم، التي سجلت في عدة صفوف لصناعة الفخار؟ |
13 yaşındayken muhabirin biri iki ders arası beni yakaladı. | Open Subtitles | عندما كنت في الـ13، مراسل رآني من بين صفوف المدرسة الداخلية |
Ve böylece, kutsal ayinlerle, levi tapınakları ve rahipler sınıfı ortaya çıktı. | Open Subtitles | ولذا ازداد حجم صفوف الكهنه ومكاتب قبيلة ليفي أسسوا الطقوس المقدسه |
Sen kendin derdin, benim "kızlar arasında en iyi pilot" olduğumu. | Open Subtitles | لقد كنت تقول لي بنفسك أنني كنت أفضل طيار من بين صفوف الفتيات. |
Hey çocuklar. Annem beni umumi havuzda yüzme dersine yazdırdı. | Open Subtitles | يا رفاق، سجّلتني أمي في صفوف السباحة في الجميعة، أتريدون المجيئ؟ |
Ayrıca dans kursuna yazılmayı reddetmeme de oldukça şaşırdı. | Open Subtitles | ولقد فوجئت أيضًا من رفضي لحضور صفوف الرقص. |
Savaşın gidişatını degiştirebilecek bu sabotaj görevi için onları Fransadaki düşman hattının arkasına götüreceksiniz. | Open Subtitles | وستقوم بها خلف صفوف الاعداء مع تنفيذ عمليات الشغب . وهذا قد يغير مسار الحرب |
Sanırım Dana'nın striptiz derslerinden bahsediyor, Doug. | Open Subtitles | أعتقد بأنها تتحدث عن صفوف دانا للتعري, دوغ |
sıra sıra dizilmiş sandalyelerde oturur ve işimizin büyük kısmını kendi kendimize yapardık. | TED | كنا نجلس في صفوف كهذه، وكنا نقوم بمعظم الوظائف بصورة شخصية. |
Evet. Bir kaç dersim eksik kaldı. | Open Subtitles | نعم ، لقد تغيّبت عن بضعة صفوف |
Rahattı çünkü İngilizce sınavlarını değerlendireceği altı sınıfa not vermekten kurtulmak için bu mazerete alışmak durumundaydı. | Open Subtitles | مرتاح لأنه يستطيع أستخدام هذا كعذر للخروج من علامات ستة صفوف من أمتحانات اللغة الأنجليزية |
İnsanları sıraya dizdiğinizde, öndekiler arkadakilerden daha küçük gözükürler -- ama cazibe dünyasında bu böyle değildir. | TED | وعندما تجمع الناس في صفوف الشخص في الخلف يظهر أصغر من الشخص في المقدمة لكن ليس في عالم الانبهار |
Resmini, Akademi'deki son 10 sınıfta aratıyorum. | Open Subtitles | أنا أفحص الصورة مع آخر عشر صفوف في الأكاديمية. |
Açık lise bitirme sınıfına girmek için ortaokul bitirme sınavından en az 8 veya üzeri puan almalısın. | Open Subtitles | لتدخلي الى صفوف التعليم الدراسية عليك ان تحصلي على معدل متوسطه 8و نص |