Belki de sesimi geliştirmeye değer görmüyorsundur. | Open Subtitles | او ربما انت ترى ان صوتى لايستحق التدريب. |
Daha dün akşam tanıştık, ama sesimi unutmuşsunuz bile. | Open Subtitles | تقابلنا ليلة أمس فقط ومازلت لا تعرف صوتى |
Tatlım onu dinleme! O senin baban değil. sesimi dinle. | Open Subtitles | حبيبتى, لا تستمعى إليه حبيبتي , هو ليس والدك أستمعى إلى صوتى, أنا والدك |
Evet ama...ya duyduğum ses, kimi zaman sanki kendi Sesim gibi geliyorsa? | Open Subtitles | نعم ، لكن ماذا إذا بدا أحياناً و كأنه صوتى أنا ؟ |
Demek Sesim yüksekti. Ama azıcık da olsa iyi miydim? | Open Subtitles | إذن, أنا صوتى كان مرتفع و لكن هل أبليت جيداً؟ |
Ben de birşeyler söyleyebilirim. Oyumu değiştiriyorum. - Ne? | Open Subtitles | وانا يمكننى قول أشياء أيضاً انا سأقوم بتبديل صوتى |
Şimdi şarkı söylemeye başlayacaksın. Benim sesimi bastırmaya çalışmak için böyle yapıyor. | Open Subtitles | الآن ستبدأ فى الغناء يفعل هذا ليحاول أن يحجب صوتى |
Eğer sesimi takip edebilirseniz, o zaman üçgen falan çizin yeri bulmak ve beni kurtarmak için! | Open Subtitles | ان استطتعن تعقب صوتى فستتمكن من رسم مثلثات أو ما شابة للوصول الى هذا الموقع وانقاذى |
sesimi takip edebilirseniz, üÇgen falan Çizin ve gelip beni kurtarın! | Open Subtitles | ان استطتعن تعقب صوتى فستتمكن من رسم مثلثات أو ما شابة للوصول الى هذا الموقع وانقاذى |
sesimi yaratmak için iç iletişim düzeneğini kullanıyorum. | Open Subtitles | و أنا أستخدم وحدات الإتصال الداخلى لتقليد صوتى |
sesimi falan alçaltmamam ben... çünkü kendi çeklerini bozacaklar. | Open Subtitles | . لا، أنت لا تستطيع سؤالي لخفض صوتى . لأنكم يجب أن تراقبوا الصراف |
sesimi kaybettim, düştüm, yüzüm kırmızı oldu, çok hızlı konuştum ama hareket edemedim. | Open Subtitles | كنت لأبح صوتى, و أسقط, ويحمّر وجهى يتكلم بسرعة ولا يمثل |
Sanjana, seninle tartışmak ya da sesimi yükseltmek istemiyorum. | Open Subtitles | سانجانا ، أنا لا أرغب بالجدال معكِ أو رفع صوتى |
Sesim, çölde rüzgar yerine, artık bir fısıltı oldu. | Open Subtitles | و صوتى لم يكن أكثر من همسة الرياح فى الصحراء |
Kasette vokalde Sesim biri taşaklarımı sıkıyormuş gibi çıkıyor. | Open Subtitles | الكاسيت يجعل صوتى كأن احدا ما يدوس على حنجرتى |
- Hayır. Sana söylemeliyim ki, benim Sesim oldukça alçak ve normal hızındadır. | Open Subtitles | احب ان اخبرك بأن سرعة صوتى . سرعةُ منخفضةُ وطبيعيةُ جداً |
Sesim değişti çünkü kötü hissediyordum çünkü içkime ilaç katmıştın. | Open Subtitles | لقد تغير صوتى لانى كنت مريض لانك خدرتينى |
Mach 2'den daha hızlı seyreden bir uçaktan bilinmeyen ses izi. | Open Subtitles | أثر صوتى مجهول من طائرة تسافر بسرعة تزيد عن ماك 2 |
Isı ve meteor rezistansı, gücü arttıran moment kompresör ve müthiş bir ses düzeni var. | Open Subtitles | كما انها تقاوم الحراره وتزدا قوتها وقوة عزمها بالاضافه الى نظام صوتى |
Okusan iyi olur ve benim Oyumu alamayacaksın. | Open Subtitles | لقد كان مفترض ان تقرأهم و انت لن تأخذ صوتى |
Kendi kendime konuşmak istersem, kendime sesli mesaj bırakırım. | Open Subtitles | لو أردت الكلام مع نفسى,كنت تركت لنفسى بريد صوتى |
Robot, yalnızca benim sesime karşılık vereceksin. | Open Subtitles | ايها الرجل الآلى ستصغى إلى صوتى فقط |
Bunlar yetmez mi? Ben de Clinton'a oy verdim. | Open Subtitles | هذا لا يكفى - "لقد اعطيت صوتى لـ "كلينتون - |
Sesimin tonundan sinirli olduğumu anlayabilirsin. Çok gerildim, evet gerginim. | Open Subtitles | يمكنك أن تشعر بغضبى من نبرة صوتى |