Sana kocaman, yağlı bir çek yazdığını söyle. Öyle büyük bir çek olsun ki yüzmeye gittiği zaman üstündeki tişörtü çıkartmasın. | Open Subtitles | اخبرني أنه كتب لك صّك كبير وضخم ، صّك ضخم للغاية بحيث لا يستطيع خلع قميصه عندما يذهب للسباحة |
Öyle büyük bir çek olsun ki, onunla sevişirsen bunu arkadaşlarına anlatama. | Open Subtitles | صّك ضخم لدرجة أنك إذا مارست الجنس معه فلن تخبر رفاقك |
Bu da koca, yağlı bir çek olur işte. Öyle büyük bir çek olsun ki, uçakta yanına oturduğun zaman çekin iki tane koltuk alması gerektiğini düşünürken bul kendini. | Open Subtitles | ـ هذا صّك كبير وضخم ـ صّك ضخم لدرجة أنك عندما تجلس بجواره في طائرة |
Bu koca, yağlı bir çek işte! | Open Subtitles | تجد نفسك متسائلاً إن ما كان يجب عليه أن يحجز كرسيين بدلاً من واحد ... ـ هذا ـ صّك كبير وضخم |
Bu koca, yağlı bir çek olur işte. | Open Subtitles | هذا صّك ضخم وكبير .. |
Evet! Bana çek yazmadı. Ted, sana bir iş teklif etmek istiyorum. | Open Subtitles | ـ أجل ، إنه لم يكتب ليّ صّك ـ (تِد) أريد أن أعرض عليك عمل |
Sana çek yazdığını söyle bana, Ted. | Open Subtitles | (تِد) ، اخبرني) انه كتب لك صّك |