şartlı tahliye memuru biliyorduysa başına ne geleceğini biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف ماذا سيحدث لك إذا عرف ضابط الإفراج المشروط |
Tek bulduğumuz şartlı tahliye memuru. O kadar. | Open Subtitles | كل ما تحصلنا عليه هو ضابط الإفراج المشروط ، فحسب. |
Geciktiğimiz için kusura bakmayın. Ben'in şartlı tahliye memuru olmalısınız. | Open Subtitles | آسف على تأخرنا, لا بد أنك ضابط الإفراج المشروط |
Tracy Taylor'ın şartlı tahliye memuruyla görüştüm. | Open Subtitles | تحدث إلى ضابط الإفراج المشروط تريسي تايلور. |
- Bak, babam beni şartlı tahliye memuruyla olan bir anlaşmazlığı için aradı. | Open Subtitles | -إسمع، لقد إتّصل بي والدي بشأن التحدّث مع ضابط الإفراج المشروط |
Viper'ın şartlı tahliye memuruna haber göndermeliyiz. | Open Subtitles | نحتاج إلى التحدث مع ضابط الإفراج المشروط المسئول عن الأفعى |
Talmadge Neville'in şartlı tahliye memurunun adı, Jerome Addison. Tahliyesinden dört saat sonra gidip kaydolması gerekiyormuş. | Open Subtitles | ضابط الإفراج المشروط تالمادج نيفيل هو جيروم أديسون. |
şartlı tahliye memuru öğrensin diye. | Open Subtitles | ذلك له ضابط الإفراج المشروط يمكن معرفة ذلك. |
Tanrım! şartlı tahliye memuru sandım. | Open Subtitles | اعتقدت أنك ضابط الإفراج المشروط. |
- Kızınızın şartlı tahliye memuru. | Open Subtitles | أنا ضابط الإفراج المشروط لإبنتك حسناً |
- Bir şartlı tahliye memuru. | Open Subtitles | من هذا؟ إنه ضابط الإفراج المشروط |
Sen şartlı tahliye memuru musun? | Open Subtitles | أنت ضابط الإفراج المشروط ؟ |
Eric şartlı tahliye memuruyla buluştuğunu söyledi? | Open Subtitles | إريك ) قال أنك قابلت ) ضابط الإفراج المشروط ؟ |
Estrada'nın şartlı tahliye memuruyla görüştüm demin. | Open Subtitles | راجعتُ ضابط الإفراج المشروط (المسؤول عن (استرادا |
Bu sabah şartlı tahliye memuruna raporunu yolladım. | Open Subtitles | تعلمين، أني أرسلت للتو تقريرا مكتوبا إلى ضابط الإفراج المشروط عنك هذا الصباح |
Oğlum, tam bir şartlı tahliye memuruna benzedin. | Open Subtitles | يابني ، انت تبدو تماما مثل ضابط الإفراج المشروط |
Estrada'nın şartlı tahliye memuruna göre eşinin son bilinen adresi burasıymış. | Open Subtitles | "وفق ضابط الإفراج المشروط المسؤول عن استرادا): هذا آخر عنوان معروف لزوجته)" |
Sadece şartlı tahliye memurunun huzurunda beni görmek için izinlisiniz. | Open Subtitles | يسمح لكِ برؤيتي فقط مع وجود ضابط الإفراج المشروط. |